CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında yargı bağımsızlığı, anayasa ihlalleri, kayyum düzenlemeleri ve eğitim politikaları üzerine dikkat çekici değerlendirmelerde bulundu. Başarır, HDK soruşturması kapsamında tutuklu yargılanan belediye yöneticileriyle ilgili şunları söyledi:
“Bir utanç kararı daha verildi. Söz konusu arkadaşlarımızın tutukluluk halinin devamı yönünde karar çıktı. Duruşma dört ay sonrasına bırakıldı. Biz bu dört aylık, beş aylık duruşma günlerini nerede gördük? Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde, özel yetkili ağır ceza mahkemelerinde gördük. Maalesef ki ülkemizde muhalefete düşman hukuku uygulanıyor. Hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı ilkeleri, kuralları ayaklar altına alınıyor.”
Başarır, bu durumu yalnızca muhalefetin değil, iktidara yakın bazı eski isimlerin de dile getirdiğini belirterek şöyle konuştu:
“Şimdi bunu sadece biz söylemiyoruz. Bülent Arınç diyor ki: ‘Anayasa 38 ayaklar altına alınıyor.’ ‘Delil olmadan herkes terörist ilan ediliyor, suçlu ilan ediliyor’ diyor. Nihat Zeybekci, ‘19 Mart darbesi ekonomiye ciddi zarar verdi’ diyor. Yargıtay Üyesi Mehmet Yılmaz, ‘Yargı bağımsızlığı iktidarın değil halkın teminatıdır’ diyor. ‘Hukuk susarsa zulüm başlar’ diyor. Tam da bugünü tarif ediyorlar.”
Savcı Sayan’ın Açıklamaları Neden Soruşturulmuyor?
Başarır, Ağrı eski Belediye Başkanı Savcı Sayan’ın ortaya attığı iddiaları gündeme taşıyarak, yargı organlarına açık çağrıda bulundu:
“AKP’deki kokuşmuş, kirli düzeni ortaya koyan bir isim var. Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan diyor ki: ‘Cumhurbaşkanına çok yakın birisi PKK ve FETÖ’yü dizayn ediyor. Cumhurbaşkanına düşman iş insanları ve siyasetçilerle iş tutuyor. Devletin arazilerine çöküyor. Beş kuruş vermeden büyük şirketlere yüzde 50 ortak oluyor.’ Bunu gizli tanık söylemiyor. Bunu açıkça itiraf eden, AKP’de siyaset yapan, önemli görevlerde bulunan biri söylüyor.”
“Ey savcılar! Savcı Sayan’ın beyanı hakkında bir soruşturma açtınız mı? Bizi gizli tanıklarla tutukluyorsunuz, kendi içlerinizdeki açık itiraflara ise göz yumuyorsunuz. İşte bu hukuk darbesidir.”
"Yusuf Tekin O Koltuğu Kirletiyor"
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in karma eğitimi hedef alan açıklamalarına da sert tepki gösteren Başarır, “Bu ülkenin gençlerinin geleceğini karartan bir bakanla karşı karşıyayız” diyerek şu sözleri kullandı:
“Türkiye Cumhuriyeti'ne gelmiş geçmiş en kötü Milli Eğitim Bakanı… Eğitimden başka her şeyi konuşan, laik eğitimi sürekli hedef alan, öğrencileri kız-erkek diye ikiye bölmeyi hedefleyen bir anlayışla karşı karşıyayız. Ne demek ‘bazı veliler kızlarını erkeklerle aynı okula göndermek istemiyor’? Çünkü senin dünyanda kadınla erkeği ayırmak gibi çağ dışı bir düşünce var. Sen bu ülkeye yakışmıyorsun. Sen o koltuğu kirletiyorsun. Biz laik eğitimden, bilimsel eğitimden asla vazgeçmeyeceğiz.”
"Erdoğan Aday Olamaz, Bu Anayasanın Hükmüdür"
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylık tartışmalarına da net bir cevap veren Başarır, şunları söyledi:
“Sen zaten ‘bir daha aday olmayacağım’ diyerek bize bir lütufta bulunmuyorsun. Senin kendi yaptığın anayasaya göre bir daha aday olma imkânın yok. Sen aday olamazsın zaten. Bu ülkenin itibarını düşünüyorsan, önce Silivri’ye bakacaksın. Milletvekilleri, belediye başkanları, sanatçılar tutuklu. Yargı, sarayın verdiği talimatlarla siyaseti dizayn ediyor. Bu böyle gitmez.”
Başarır, erken seçim çağrısını yineleyerek şu ifadeleri kullandı:
“Gelin bu kasımda seçim yapalım. Halk karar versin. Silivri’deki siyasetçiler mi haklı, Beştepe’dekiler mi? Bu ülkeyi seçime götür, sandığı koy. 86 milyonun iradesine başvuralım. Görelim kim haklı, kim değil.”
"Kayyum Yasasıyla Belediyeleri Gasp Edemezsiniz"
Erdoğan’ın kayyum uygulamasına dair sözlerini de değerlendiren Başarır, “Sandıkta kazanamadığı belediyeleri valiyle, kaymakamla yönetmek istiyor” dedi ve ekledi:
“İstanbul, Ankara, Adana, Mersin elindeyken bu düzenleme aklına gelmemişti. Şimdi CHP’li belediyeler yönetiyor diye mi kayyum yasası aklına geldi? Kayyumu normalleştirmeyeceğiz. Demokratik meşruiyeti gasp ettirmeyeceğiz.”
