Türkiye’nin doğum oranlarında tarihi düşüş yaşandığı bir dönemde, doğum şekli tartışmaları kamuoyunun gündemini meşgul ederken, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Elif Esen’den dikkat çeken açıklamalar geldi. Sosyal medya üzerinden yayınladığı video mesajda Esen, doğum oranlarının düşmesini “bir alarm zili” olarak değerlendirdi ve tartışmanın odağının yanlış yere kaydırıldığını savundu.

Ümit Özdağ'ın Duruşması 10 Eylül'e Ertelendi Ümit Özdağ'ın Duruşması 10 Eylül'e Ertelendi

“Pengueni konuşarak oyalanıyoruz”

“Evet, doğum oranları düşüyor!” diyen Esen, “Ama biz bu verinin ardındaki nedenleri konuşmak yerine, buzdağının üzerindeki pengueni konuşarak oyalanıyoruz” ifadeleriyle, iktidarın meseleyi yüzeysel tartışmalarla geçiştirdiğini dile getirdi.

“Kadınlara değil, şartlara bakalım”

Kadınlara yönelik sezaryen-doğal doğum tartışmalarını da eleştiren Esen, "Hemen kadınlara parmak sallanıyor: Sezaryen mi, normal mi? Elbette ideal olan doğal doğumdur. Ancak unutulmamalı ki sezaryen bir doğum şekli değil, tıbbi bir müdahaledir" dedi. Tartışmaları kadınların tercihlerine indirgeme yaklaşımına karşı çıkan Esen, meselenin toplumsal ve ekonomik koşullar bağlamında ele alınması gerektiğini vurguladı.

“Doğuramıyoruz çünkü geçinemiyoruz”

Esen, ekonomik krizin aile planlamasını doğrudan etkilediğini belirterek şunları söyledi:
“Gençler evlenemiyor, aileler tek bir çocuk için bile aylarca hesap yapmak zorunda kalıyor. Kreş yok, güvence yok, mama yok, bez yok. Ücretli doğum izni sınırlı. Bugün Türkiye’de çocuk doğurmak ve büyütmek artık bir lüks haline geldi.”

“İktidar çocuk yapın diyor ama hangi çocuk?”

DEVA Partili vekil, iktidarın “doğurun” çağrılarına sert tepki gösterdi. “Hangi çocuk?” diye soran Esen, Türkiye’de çocukların karşı karşıya olduğu riskleri şöyle sıraladı:
“Annesi çöp toplarken yanan çocuk mu? MESEM’lerde hayatını kaybeden çocuklar mı? Tarikat yurtlarında kilitli kalanlar mı? Madde bağımlılığına sürüklenen, istismar edilen çocuklar mı? Yenidoğan yoğun bakımlarında yeterli destek alamayan bebekler mi?”

“Devlet önce yaşama hakkını sağlamalı”

Esen, doğum şekli tartışmalarının öncelikler listesinde olmadığını belirterek, “Kadınlar doğurmayı da büyütmeyi de bilir. Ama devletin görevi önce yaşama hakkını sağlamak, geçim şartlarını iyileştirmektir. Doğum şeklini sonra konuşuruz” diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: Haber Merkezi