HABER: Hayrettin Acar

Yenişehir Atatürk Kültür Merkezinde 'Muhtarlar Buluşması' programına katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mersinli muhtarlarla bir araya gelerek muhtarların sorunlarını dinledi. Kılıçdaroğlu, muhtarlık kurumunun demokrasinin temel taşı olduğunu ancak muhtarların yeteri kadar hak talebinde bulunmadıklarını ifade ederek Türkiye'de muhtarlar birliğinin kurulmasının gerekliliğine vurgu yaptı.

'Demokrasinin Temel Taşı Muhtarlardır'

Kılıçdaroğlu muhtarlık kurumuyla ilgili olarak 'Neden demokrasinin temel taşı olarak muhtarları tanımlıyoruz? Çünkü bu topraklarda yapılan ilk seçim bir muhtarlık seçimidir. 1833 yılında Kastamonu'nun Taşköprü ilçesinde yapılan ilk seçim muhtarlık seçimidir. Bakanlıktan, milletvekilliğinden çok daha önce muhtarlık seçimi yapılmıştır. Dolayısıyla muhtarlık kurumu ne kadar güçlü olursa demokrasi de o kadar güçlü olacak' ifadelerini kullandı.

'Muhtarlıklara bütçesi sağlayacağız'

Muhtarlıklara belli bir bütçenin sağlanması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 'Bu kardeşinizin eski bir maliyeci olduğunu, eski bir bütçesi olduğunu, eski bir hesap uzmanı olduğunu sakın unutmayın. Belediye başkanını seçen kim? Ona oy veren vatandaşımın aynı zamanda mahallenin muhtarına da oy veriyor mu, veriyor. Orada oturan vatandaş emlak vergisi ödüyor mu, ödüyor. O emlak vergisinin belli bir oranı muhtarlıklara dağıtılsa ne olur? Bütçesi olur mu? Bütçesi olur. Bunun yanında mahallenizle ilgili bir karar alınıyor ve sizin haberiniz yok. Mahalleli gelip önce muhtara soruyor, 'Muhtar bu nedir?' diye. Muhtarın haberi yok. Neden? Ben belediye meclisine giremiyorum, söz hakkım yok, yetkim yok, ben de sonradan haberim oluyor. Eğer o mahallede seçimle gelen birisi varsa, muhtar mutlaka belediye başkanlığının oluşturduğu meclise katılacak, söz ve karar sahibi olacak. Bu olduğu taktirde vatandaşın en rahat ulaşacağı muhtar, mahallesi ile ilgili bütün değişimleri görecek ve söz ve karar sahibi olacak' dedi. Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti; 'İcra memurlarının dosyaları, zarfları dağıtmayı götürüp muhtara veriyorlar, bu zarfları kamudan birisi dağıttığından devletten maaş alıyor. Ama sizlere veriyorlar, 'Bedava dağıtın' diyorlar. Anayasa ne diyor, 'Bedava çalışmak yasaktır' diyor. O zarfların her biri için muhtarlığın bütçesine katkıda bulunmak zorundasın'

'Esnaf Kefalet Kooperatiflerinin aldığı kredilerin faizlerini sileceğiz'

Kılıçdaroğlu, 'Çiftçilerin ve esnafın ister Tarım Kredi Kooperatifleri ister Esnaf Kefalet Kooperatifleri ister bankalardan almış oldukları krediler olsun hepsinin faizlerini sileceğiz. Sadece ana parasını taksitle alacağız. Havza bazlı üretim yapacağız. Erzurum, Iğdır, Kars, Elazığ, Tunceli o bölge, tarım ve hayvancılıkta tümüyle özel ekonomi bölgesi ilan edildiğinde ve bu bölge sadece tarım ve hayvancılık ürünleri üretip ve buna dayalı sanayiyi geliştirdiğimizde olağanüstü bir kalkınma süreci yaşayacaktır. Kafkasların ve Ortadoğu'nun yıllık et ürünü ihtiyacı 25 milyar dolar, biz 500 milyon bile alamıyoruz. Demek ki, akıllı politikalarla ve gerekli planlamaları yaparak Türkiye'yi hızma büyütmek ve kalkındırmak mümkün. Bunu yapacağız göreceksiniz' dedi.

'Bir siyasetçi iktidar olduğunda mal varlığında artış varsa, bilin ki o malı götürüyor'

Kılıçdaroğlu, ' Bir siyasetçi görev yaparken mal varlığından neden büyük artışlar olur? Siz inançlı insanlarısınız. Yüce Yaradan ne diyor, 'Kul hakkı ile karşıma gelme, günahları affedebilirim' diyor. Bir siyasetçi devleti yönetirken kimin parasını kullanır? 85 milyonun parasını kullanır. 85 milyonun parasını doğru kullanmaz ve kendisine özel mal varlığı edinirse, kul hakkı yemektir bu. Muhtarlık kurumu sıradan bir kurum değildir. Dolayısıyla bulunduğunuz makamda aynı zamanda adaleti de temsil ediyorsunuz. Herkese eşit davranmak zorundasınız. Böyle yapmazsanız görevinizi yapmamış olursunuz' diye konuştu.

'Devletin dini adalettir'

125 Bin Ton Yardım Taşıyan 8. Gemi Mersin'den Gazze'ye Yola Çıktı 125 Bin Ton Yardım Taşıyan 8. Gemi Mersin'den Gazze'ye Yola Çıktı

'Devletin dini adalettir' vurgusu yapan Kılıçdaroğlu, 'Adaletin olmadığı bir yerde devlette de çürüme başlar. Sizler yönetirken de muhtar olarak adil olmak zorundasınız. Devleti yönetenler de adil davranmak zorundadırlar. Adaletin olmadığı bir yerde huzur olmaz, adaletin olmadığı bir yerde bereket olmaz. Bana söyler misiniz bu ülkede adalet var mıdır? Adaletin olmadığını ben değil, Yargıtay Başkanı söylüyor zaten. 'Adalete olan güven yüzde 30'a düştü' diyor. Yani vatandaşın yüzde 70'i 'Adalet yoktur' diyor. O zaman bu ülkede huzuru getireceksek, önce adalet için mücadele etmek zorundayız, adaleti getirmek zorundayız. Adaletin olmadığı yerde açlık olur, sefalet olur. Bunun için bana görev düşüyor, ben bunları dillendiriyorum. Ama size de görev düşüyor, eski alışkanlıklarınızı bırakmak zorundasınız. Türkiye bir çürümenin içine süratle gidiyor. Kimin ne yaptığı belli değil. Onların tamamını Allah nasip ederse tamamını çözeceğim' ifadelerini kullandı.

'Çiftçiye söz…'
Konuşmasında çiftçiye mazotu KDV'siz ve ÖTV'siz vereceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, Denizli'nin Bozkurt Belediyesinin elektrik santralini kurarak orada çiftçilere elektriğin bedava verildiğini belirtti. Türkiye'nin 10 yıl içinde dünyaya elektrik ihraç eder ülke olabileceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 'Doğalgaz alıyorlar dolar ödüyorlar, akaryakıt alıyorlar dolar ödüyorlar, kömür alıyorlar dolar ödüyorlar. Allah'ın güneşi bedava. Akılları çalışmıyor diye düşünebilirsiniz, akılları mal götürmeden yana çalıştıkları için bunlar oluyor. Kırsalda bütün okulları açacağız. Öğretmeniniz olacak, imamınız olacak, veterineriniz olacak, ziraat mühendisleriniz olacak. Toprak analizleri, hayvanlarınızın aşıları düzenli yapılacak. Bütün bunları devlet oturup yapacak. Bunu yaptığınız zaman üretim de artar. Kırsalda çalışan bütün kadınların ve gençlerin sosyal güvenlik primlerini biz ödeyeceğiz' şeklinde konuştu.

'İktidar olduğumuzda 100 bin öğretmen atayacağız'
Kılıçdaroğlu sözlerine 'Cumhuriyetin 100. yılında iktidar olduğumuzda 100 bin yeni öğretmen ataması yapacağız. Sayıştay raporları 138 bin öğretmen açığı olduğunu söylüyor. Biz 100 bini atayacağız arkasından köy okullarını da açtıktan sonra ikinci 100 bin öğretmen atayacağız. Devlete adalet kadar önemli olan bir kavram da var, devlette liyakat. Yani işi ehliye teslim etmek. İşi ehline teslim ettiğinizde en çok yönetici memnun olur. Çünkü o işi, işin uzmanı, erbabı yapmış olur. Bunu sağlayacağız.' Devam ederken, 'Türkiye'deki Suriyeli göçmenler konusuna da değinerek, 'Türkiye'de bir il hariç bütün illerde göçmenler var. Onu Türkiye'nin itibarını zedelenmeden, ırkçılık yapmadan, çünkü onlar bizim akrabalarımız. Bir sorun yaşadılar Türkiye'ye geldiler, eyvallah. Ama onların yolunu, okulunu, köprüsünü, kreşini, hastanesini yaparak en geç 2 yıl içerisinde kendi ülkelerine göndereceğiz' diyerek sözlerine son verdi.

Editör: Haber Merkezi