İstanbul’da bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmaller sonucu ölümlerine neden olmakla suçlanan yenidoğan çetesine yönelik davada yeni bir gelişme yaşandı. Adli Tıp Kurumu (ATK), hayatını kaybeden 10 bebek hakkında hazırladığı kapsamlı raporla dikkat çekici detaylara yer verdi. Hazırlanan rapor, sadece tıbbi değil, aynı zamanda etik ihlallerin ve ihmalkârlığın da boyutlarını ortaya koydu.
Bebek ölümlerine dair çarpıcı bulgular
Yenidoğan çetesi davasında mahkemeye sunulan ATK raporları, bebek ölümlerine yol açan ihmalleri tek tek sıraladı. Tokluoğlu bebekle ilgili raporda, hayati bir ilacın verildiğine dair hiçbir kaydın bulunmadığı belirtildi. Ayrıca, bebeğe uygun solunum desteği sağlanmadığı ve bu durumun tıp kurallarına aykırı olduğu ifade edildi. Raporda, bazı hastane belgelerinin doktor olmayan kişilerce yazıldığı, bebeklere ait tıbbi görüntülerin karıştırıldığı, laboratuvar verilerinin manipüle edildiği ve yoğun bakım şartlarının gerçekte olmayan seviyelerde gösterildiği bilgilerine yer verildi.
Ölüm belgelerinde çelişkiler, eksik tedavi süreçleri
Çorlu’daki Reyap Hastanesi’nde yaşamını yitiren Alkari bebekle ilgili hazırlanan rapor da tüyler ürpertici. Bebeğe gereken solunum desteğinin verilmediği, haftalık ultrasonografi gibi temel kontrollerin yapılmadığı, MR ve tomografi gibi görüntülemelerin hiç uygulanmadığı belirtildi. Ölüm saatine ilişkin belgelerle bebeğin klinik durumu arasında ciddi uyumsuzluklar olduğu, elektrokardiyografi kaydının sonradan oluşturulmuş olabileceği de dikkat çeken unsurlar arasında yer aldı.
Uzman hekim olmadan müdahale, yönlendirmesiz hemşirelik
Hayatını kaybeden Öykü Helvacı ve Kadan bebeklere dair ATK raporlarında, kritik solunum ilaçlarının uygulanıp uygulanmadığının bile bilinmediği vurgulandı. Yenidoğan canlandırma protokollerine uygun şekilde pediatri uzmanı ya da yenidoğan doktorunun bulunmaması, tapelerde doktorun adının dahi geçmemesi, ihmalkârlığın boyutunu gözler önüne serdi. Doktor Dursun Eryılmaz’ın bebeği hiç görmeden hemşirelere yönlendirme yaptığı da raporda yer aldı.
Beslenme yetersizliği ve enfeksiyonlar ölümlere neden oldu
Melek Süleymanoğlu isimli bebekle ilgili hazırlanan rapor ise beslenme yetersizliğini ön plana çıkardı. Yağ, protein ve vitamin verilmediği, kanında enfeksiyon olmasına rağmen zamanında antibiyotik değişikliği yapılmadığı, kalp hastalığı olmasına rağmen sevk edilmediği bilgisi paylaşıldı. Serdarova bebeğin ise 44 gün boyunca uygun bir merkeze sevk edilmediği ve doktor takibinin belgelenmediği ifade edildi.
Sorumlu isim: Dr. Fırat Sarı
Raporda, sürecin başındaki isim olarak Uzman Doktor Fırat Sarı gösterildi. Sarı’nın, yoğun bakım standartlarını karşılamayan hastanelerde bebeklerin yatırılmasını sağladığı, bu merkezlerdeki tedavi süreçlerini organize ettiği ve tıbben sorumlu olduğu belirtildi. Bu ihmaller zinciri nedeniyle Sarı ile birlikte sanık sayısı 58’e yükselmişti
