Mersin’in güney ucunda yer alan Bozyazı’da vatandaşlar, her geçen yıl daha da belirginleşen su sorununa kalıcı bir çözüm istiyor. İlçede yaz aylarında içme suyu temininde sıkıntılar yaşanırken, tarımsal sulamada da büyük aksamalar meydana geliyor. Bu durum, hem yerel halkı hem de üreticileri endişelendiriyor.
Yıllardır konuşulan baraj projesiyle ilgili somut bir adım atılmaması, tepkilere yol açıyor. İlçenin doğal kaynaklarının sınırlı olması ve yer altı su seviyelerinin giderek düşmesi, sorunun derinleşmesine neden oluyor.
Üretici Tedirgin: Sulama Yetersiz, Verim Düşüyor
Bozyazı’nın geçim kaynaklarının başında tarım geliyor. Muz, avokado ve narenciye gibi ürünlerin yetiştirildiği bu verimli topraklar, artık yeterli suya ulaşmakta zorlanıyor. Sulama olanaklarının yetersizliği nedeniyle üretimde kalite ve verim kaybı yaşanıyor.
Çiftçiler, sezon ortasında bile tarlalarını sulayamadıklarını, bunun da ciddi ekonomik kayıplara yol açtığını söylüyor. Yerel üreticiler, geçici çözümlerle vakit kaybedilmemesi gerektiğini ve barajın bölge için stratejik bir öneme sahip olduğunu dile getiriyor.
Bölge Halkı Sesini Duyurmak İstiyor
İlçede yaşayanlar, yıllardır dile getirilen baraj projesinin artık lafta kalmamasını istiyor. Mahalle muhtarları, üretici birlikleri ve sivil toplum temsilcileri, konuyu defalarca ilgili makamlara ilettiklerini ancak beklenen cevabı alamadıklarını belirtiyor.
“Her yıl aynı sorunu yaşıyoruz” diyen vatandaşlar, bölgenin geleceği için barajın bir zorunluluk haline geldiğini vurguluyor. Yerel halk, beklentilerini yetkililere açıkça ifade ediyor: Kalıcı ve güvenli bir su kaynağı olmadan Bozyazı’nın tarımsal üretimi sürdürülebilir değil.
Uzmanlar Uyarıyor: Gecikme Telafisi Zor Sonuçlara Yol Açar
Su politikaları üzerine çalışan uzmanlara göre, Bozyazı gibi kıyıya yakın, tarımsal üretimi yoğun olan bölgelerde su yönetimi hayati öneme sahip. Baraj projeleri yalnızca su teminini değil, aynı zamanda bölgenin ekonomik yapısını da güçlendiren yatırımlar arasında yer alıyor.
Uzun süredir beklenen projenin hayata geçirilmesi, hem istihdamı artıracak hem de göçü önleyecek adımlar arasında görülüyor. Ancak bunun için yerel taleplerin dikkate alınması ve gerekli planlamaların bir an önce yapılması gerektiği belirtiliyor.