Yüksük Çorbası, Mersin’in en sevilen ve en doyurucu çorbalarından biri olarak öne çıkar. Mantı ve nohutun buluştuğu bu çorba, et suyu, tereyağı ve salçayla zenginleştirilerek hem kokusuyla hem de tadıyla sofralarda adeta bir şölen yaratır. Özellikle mantı sevenlerin favorisi olan yüksük çorbası, yapımı zahmetli olsa da ortaya çıkan lezzet her türlü emeğe değiyor. Mersin’in maharetli hanımlarının elinden çıkan bu çorba, çoğu zaman ana yemek olarak da tercih ediliyor.
Diğer yandan Topalak Çorbası ise Mersin’de kış aylarının vazgeçilmezidir. Bulgurdan yapılan yuvarlak topalak köfteleri, nohut ve kuşbaşı etle birleşir. İsteğe bağlı olarak acı veya tatlı biber salçası ile tatlandırılan bu çorba, kimi zaman yoğurtlu versiyonu ile de hazırlanır. İçerisinde hem et, hem bulgur, hem de nohut barındırması sebebiyle oldukça besleyici olan Topalak Çorbası, tadına bakanları kendine hayran bırakıyor.
Yörük Mutfağının Vazgeçilmezleri
Batırık, yaz sofralarının ferahlatıcı lezzeti olarak bilinir. Bulgur, tahin, domates ve yeşilliklerin baharatlarla harmanlandığı bu yemek, hafifliği ve doyuruculuğuyla Mersin yaylalarında sıklıkla tercih edilir.
Göçebe yaşamın pratikliğiyle hazırlanan Sıkma, ince açılmış hamurun içine peynir, patates veya ıspanak koyularak saçta pişirilir. Sıcacık ve doyurucu olmasıyla kahvaltılardan ana öğünlere kadar sofraların gözdesidir.
Torosların gizemli lezzetlerinden biri olan Ayran Aşı Çorbası ise yoğurt, bulgur ve nohutla yapılır. Hafif ve besleyici yapısıyla özellikle yaz aylarında Mersin yaylalarının favori çorbasıdır.
Tatlı sofralarının baş tacı olan Kerebiç ise tahin ve cevizle hazırlanan geleneksel bir hamur işidir. Genellikle özel günlerde ve misafir ağırlanırken sunulan kerebiç, Yörüklerin misafirperverliğinin en tatlı simgesidir.
Kültür, Doğa ve Emekle Yoğrulan Sofralar
Mersinli Yörükler için yemek, sadece karın doyurmanın çok ötesinde; geçmişle bağ kurmanın, dayanışmanın ve doğayla bütünleşmenin bir ifadesidir. Yaylalarda, doğanın sunduğu en doğal malzemelerle hazırlanan bu yemekler, nesilden nesile aktarılıyor ve kültürel mirasın canlı kalmasını sağlıyor.
Mezitli yaylalarında yaşayan 70 yaşındaki Yörük Fatma Hanım, “Yemeklerimiz doğadan gelen hediyelerle yapılır. Her lokmada atalarımızın izini hissedersiniz. Bu mutfak bizim kimliğimiz, kültürümüzdür,” diyerek bu kadim lezzetlerin önemini dile getiriyor.
Anadolu’nun Saklı Hazinesi Mersinli Yörük Mutfağı
Mersin’in Toroslar’daki Yörük mutfağı, Anadolu’nun en özel gastronomi hazinelerinden biridir. Doğallığı, dayanıklılığı ve zengin lezzet çeşitliliği ile hem zorlu yaşam koşullarına uyum sağlamış hem de kültürel zenginliğini sofralara taşımıştır. Mersin’e yolunuz düşerse, sadece deniz ve güneşin değil, bu kadim mutfağın da eşsiz tatlarını keşfetmeden dönmeyin.