Uluslararası uyuşturucu kaçakçılığı ağının önemli figürlerinden biri olan Naci Şerifi Zindaşti, Türkiye’deki karanlık bağlantıları, yargı süreçlerindeki etkisi ve istihbarat teşkilatlarıyla ilişkilendirilen faaliyetleriyle uzun süredir güvenlik ve hukuk çevrelerinin radarında bulunuyor.
1974 yılında İran’ın Urmiye kentinde doğan Zindaşti, ailesiyle birlikte genç yaşta Türkiye’ye göç etti. Kısa sürede sahte belgelerle Türk vatandaşlığına geçen Zindaşti, iş dünyasına atıldıktan sonra zamanla uluslararası boyutta uyuşturucu kaçakçılığı organizasyonlarıyla anılmaya başladı.
Uyuşturucu Operasyonları ve Serbest Kalma Süreci
Zindaşti’nin ismi, Türkiye’de yapılan büyük çaplı narkotik operasyonlarında sıklıkla geçmeye başladı. 2007 yılında İstanbul Büyükçekmece’de düzenlenen bir operasyonda 75 kilogram eroin ile yakalanarak gözaltına alındı. Tutuklanmasının ardından serbest bırakılması, kamuoyunda soru işaretleri oluşturdu. Bu süreçte, bazı siyasi aktörlerin tahliye sürecine müdahale ettiği iddiaları kamuoyuna yansıdı.
İran İstihbaratıyla İlişkili Faaliyetler
Zindaşti’nin yalnızca uyuşturucu ticaretiyle değil, aynı zamanda İran istihbaratıyla doğrudan temaslı olduğu yönündeki iddialar da dosyasının ağırlığını artırdı. Türkiye’de yaşayan İran rejimi muhaliflerinin kaçırılması ve hedef alınmasına ilişkin olaylarda adının geçmesi, uluslararası düzeyde endişe yaratırken, söz konusu eylemlerin organize biçimde gerçekleştirildiği değerlendiriliyor.
Yargı ve Siyasi Yapılardaki İddia Edilen Nüfuz
Zindaşti’nin etkisi, adli mekanizmalar ve siyasi karar süreçlerinde de hissedildi. FETÖ mensubu firari eski savcı Zekeriya Öz tarafından "Terazi" kod adıyla gizli tanık yapıldığı ortaya çıkan Zindaşti, Ergenekon ve Balyoz gibi kritik davalarda ifade verdi. Bu beyanların ardından bazı yargı mensuplarının görevden alınması dikkat çekti. Ayrıca, eski AK Parti milletvekili Burhan Kuzu'nun Zindaşti’nin serbest kalması yönünde girişimlerde bulunduğu iddiaları, Türkiye’de yargı bağımsızlığına dair tartışmaları yeniden alevlendirdi.
Uluslararası Yaptırımlar ve Arama Kararı
Zindaşti’nin faaliyetleri, Türkiye sınırlarını aşarak uluslararası alanda da takip altına alındı. 2024 yılında ABD Hazine Bakanlığı’na bağlı Yabancı Varlıklar Kontrol Dairesi (OFAC) ve İngiltere tarafından yaptırım listesine alınan Zindaşti, aynı yıl FBI’ın en çok arananlar listesine “cinayet için komplo kurmak” suçlamasıyla dahil edildi.
Türkiye’de hakkında yeniden tutuklama kararı çıkarılmasının ardından kayıplara karışan Zindaşti’nin nerede olduğu bilinmiyor. Hakkında kırmızı bülten çıkarılmış durumda ve uluslararası kolluk kuvvetleri tarafından aranıyor.
Suç İmparatorluğunun Uluslararası Boyutu
Zindaşti’nin yasa dışı faaliyetlerinin yalnızca uyuşturucu ticaretiyle sınırlı kalmadığı; kara para aklama, adam kaçırma, suikast planlama ve göçmen kaçakçılığı gibi çeşitli suç başlıklarında da organize faaliyet yürüttüğü ifade ediliyor. Türkiye, İran, Yunanistan, Hollanda ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi birçok ülkeyi kapsayan bir suç ağına liderlik ettiği değerlendirilen Zindaşti, uluslararası güvenlik gündeminin en dikkat çeken isimlerinden biri haline gelmiş durumda.
