Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yaptığı son açıklamalar, 12 yıllık zorunlu eğitimin yeniden gözden geçirileceği sinyallerini verdi. TBMM’de AKP Grup Toplantısı öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Tekin, iş dünyasının zorunlu eğitimden "rahatsızlık" duyduğunu ve yıl sonunda bu konuda bir karara varılabileceğini duyurdu.
Patronlar Ne İstiyor?
Tekin, “Bizim açımızdan sorun yok ancak sahada bu konuda rahatsızlıklarını dile getiren iş dünyası gibi bazı kesimler var. Ara eleman temini noktasında güçlük çektiklerini söylüyorlar” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, işverenlerin genç iş gücüne daha erken yaşta erişim talebini gözler önüne serdi.
Gerici Yapıların Raporları Etkili Oldu Mu?
Zorunlu eğitim süresinin azaltılması yönündeki tartışmaların fitilini, Milli Eğitim Bakanlığı’na yakınlığıyla bilinen bazı vakıf ve derneklerin raporları ateşledi. Maarif Platformu, Enderun Özgün Eğitimciler Derneği ve İstanbul Medeniyet Enstitüsü gibi yapılar tarafından hazırlanan çalıştay raporlarında, 12 yıllık zorunlu eğitimin “revize edilmesi gerektiği” vurgulanmıştı. Bu öneriler doğrultusunda, lise öğrencilerinin erken yaşta iş hayatına entegre edilmesi gerektiği savunulmuştu.
MESEM Uygulamaları Tartışmaların Merkezinde
Milli Eğitim Bakanlığı’nın sanayi ve iş dünyasıyla iş birliği içinde yürüttüğü MESEM (Mesleki Eğitim Merkezi) uygulamaları da bu tartışmaların önemli bir parçası. Patronlara “ucuz iş gücü” sağlayan bu sistemin yetersiz kaldığı, daha köklü düzenlemeler için yasal boşlukların kapatılmak istendiği belirtiliyor.
Bakanlık Resmi Olarak İzlemede
Bakan Tekin, şu anda somut bir çalışmanın yürütülmediğini belirtti. Ancak bakanlık bünyesinde oluşturulan değerlendirme birimlerinin kamuoyundaki tartışmaları izlediğini ve çözüm önerileri geliştirdiğini aktardı:
“Yıl sonunda biz bu tartışmaları kendi içimizde de değerlendiririz ve bir karara varırız. Şu anda izliyoruz. Bakanlığımız bünyesinde her bir genel müdürlükte değerlendirme başkanlıkları var, onlar kamuoyundaki tartışmaları izleyip gerekli çözümleri üretmekle görevli.”
Tepkiler Gecikmedi
Eğitim alanındaki sendika ve sivil toplum kuruluşları, zorunlu eğitimde yapılacak olası bir geri adımın hem pedagojik hem de toplumsal sonuçlarının ağır olacağı görüşünde. Çocuk işçiliğinin yaygınlaşması, erken yaşta iş hayatına yönlendirme ve fırsat eşitliğinin ortadan kalkması gibi risklerin göz ardı edilmemesi gerektiği ifade ediliyor.
