Mersin’in Toroslar ilçesinde, 16 yaşındaki Hiranur Aygar’ın bir otomobil içinde başından vurularak hayatını kaybetmesi büyük yankı uyandırdı. Olayla ilgili gözaltına alınan üç şüpheli, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Soruşturmanın gizlilik kararı altında yürütülmesi kamuoyunda endişe yaratırken, Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi’nden konuya ilişkin güçlü bir açıklama geldi. Merkez, olayın üzerinin örtülmemesi ve adaletin sağlanması adına sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını duyurdu.
“Şiddet Kader Değil, Önlenebilir Bir Toplumsal Sorundur”
Mersin Barosu’nun açıklamasında, çocuklara yönelik şiddetin kader değil, toplum olarak önlenebilecek bir sorun olduğuna vurgu yapıldı. Bu tür olayların önüne geçebilmek için yalnızca bireysel değil, kurumsal sorumlulukların da yerine getirilmesi gerektiği hatırlatıldı. Baro, özellikle çocukların korunmasına yönelik devletin tüm kurumlarının sorumluluklarını eksiksiz yerine getirmesi çağrısında bulundu.
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Eğitimi Şart
Açıklamanın dikkat çeken bir diğer bölümü ise eğitime dairdi. Baro, toplumsal cinsiyet eşitliği bilincinin erken yaşlardan itibaren çocuklara kazandırılması gerektiğini belirtti. Eğitim müfredatına bu konuda düzenlemeler yapılmasının, benzer olayların önlenmesinde kilit rol oynayacağına dikkat çekildi. Hiranur’un hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan olay, toplumsal cinsiyet farkındalığına ne denli ihtiyaç duyulduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Hukuki Sürecin Şeffaflıkla Yürütülmesi Talep Ediliyor
Baro, yürütülen soruşturmanın şeffaf, adil ve etkin biçimde devam etmesinin kamu vicdanı açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. Gizlilik kararı bulunan dosyada kamuoyunun bilgi alma hakkına saygı duyularak, en azından sürecin adil işleyip işlemediğinin denetlenebilir olması gerektiği belirtildi. Mersin Barosu, bu sorumluluğu üstlenerek, hukuki sürecin tamamlanmasına kadar konunun takipçisi olacaklarını yineledi.
