Mersin Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (MESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Gündoğdu, sanayicilerin artan finansman maliyetleri nedeniyle zor günler geçirdiğini belirtti. Pandemi sonrası toparlanma sürecine giren işletmelerin, yüksek faiz oranları nedeniyle üretimden uzaklaştığını vurgulayan Gündoğdu, “Artık bankalara çalışır hale geldik. Sanayicimiz, kazancını yatırıma değil, kredi geri ödemelerine harcamak zorunda kalıyor” diyerek durumu özetledi.
“Faizler Sanayiciyi Boğuyor”
Ticari kredi faizlerinin yüzde 50 seviyelerine ulaştığını söyleyen Gündoğdu, bunun birçok sanayi kuruluşunu faaliyet durdurma noktasına getirdiğini ifade etti.
“Sanayicimiz artık nefes alamaz hale geldi. Faiz yükü altında eziliyoruz. Bu tabloda ne yatırım yapılabilir ne de istihdam artırılabilir. Öncelikli olarak faizlerin ciddi şekilde düşürülmesi gerekiyor,” dedi.
Gündoğdu, sadece faiz oranlarının düşürülmesinin yeterli olmayacağını belirterek, kredi vadelerinin de yeniden yapılandırılması gerektiğine dikkat çekti.
Uzun Vadeli ve Düşük Faizli Krediler Hayati
Rekabet gücünü kaybetmeye başlayan sanayicilerin, uluslararası pazarlarda tutunmakta zorlandığını söyleyen MESİAD Başkanı, şöyle devam etti:
“Yüksek finansman maliyetleri, sanayicinin elini kolunu bağlıyor. Üretim kapasitemiz düşüyor, ihracat gücümüz zayıflıyor. Sanayici bu yükün altından tek başına kalkamaz. Acilen uzun vadeli ve düşük maliyetli kredi imkanlarının sağlanması gerekiyor.”
Gündoğdu, bu adımların yalnızca sanayiciye değil, istihdamın korunması ve ihracatın sürdürülebilirliği açısından da büyük önem taşıdığını belirtti.
TOBB Desteği Yetersiz Kaldı
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) sağladığı mevcut desteklerin, sahada karşılık bulmadığını ifade eden Gündoğdu, mevcut uygulamaların sanayicinin sorunlarını çözmekten uzak olduğunu söyledi.
“TOBB’nin sağladığı destekler, ne yazık ki sanayicimize oksijen olmuyor. Yüzeysel çözümlerle bu kriz aşılamaz. Yüksek faiz oranları ciddi biçimde ele alınmalı, üretimi destekleyen yapısal adımlar atılmalıdır,” ifadelerini kullandı.
Sanayicinin bu çağrısı, sadece bir sektörün değil, ülke ekonomisinin geleceği açısından da kritik bir uyarı niteliği taşıyor.
