Dünya Sağlık Örgütü’nün 31 Mayıs Tütünsüz Bir Dünya Günü teması bu yıl “Tütün Endüstrisinin Maskesini Düşürmek” oldu. İstanbul Tabip Odası’nda düzenlenen ortak basın toplantısında Türk Tabipleri Birliği (TTB) Tütün Kontrolü Çalışma Grubu üyeleri, tütün şirketlerinin lobi faaliyetleri ve “sosyal sorumluluk” projeleriyle kendilerini aklamaya çalıştığını anlattı. Dr. Osman Elbek, ulusal tütün kontrol mevzuatının uygulamadan koptuğunu, “her yerin duman altı” hale geldiğini söylerken Dr. Esin Tuncay, “Kök neden tütün endüstrisidir; maskesini düşürelim” çağrısı yaptı.
Gençler Risk Altında
TTB verilerine göre erkeklerde tütün kullanım oranı %46’ya, kadınlarda %24’e, toplamda %35’e çıktı. 15-29 yaş aralığında üç gençten biri düzenli olarak tütün ürünü kullanıyor; deneme yaşı ortalama 17’ye kadar indi. Uzmanlar gençlerin hedef kitleye dönüşmesinde, satış noktalarındaki yasa dışı promosyonların ve elektronik sigaraya erişimdeki denetimsizliğin payına dikkat çekti. 2011-2024 döneminde yurtiçi sigara satışının %65 artarak 150 milyar adeti aşması, tütün salgınının ulaştığı boyutu gözler önüne serdi.
Teşvikler Politika Boşluğu Mu?
Hekimler, 2019-2022 arasında tütün şirketlerine 53 ayrı proje desteği verildiğini, bu teşviklerin endüstriyi “gençlerin ve toplum sağlığının düşmanı” konumundan kurtarmaya yarayan bir kalkan görevi gördüğünü belirtti. DSÖ’nün Mayıs 2024 raporuna göre Türkiye, hükümetlerin tütün endüstrisinden etkilenme indeksinde 72 puanla ilk sıralarda yer alıyor. Sigara üretimi 2011’den bu yana %77 artarak 200 milyar adede dayandı. Dr. Tuncay, “Teşvikleri sonlandırıp caydırıcı yaptırımlara geçmezsek ölümler ve sağlık harcamaları katlanacak” dedi.
Ne Olmuştu?
Türkiye, 2004’te DSÖ Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi’ni onaylayarak kapalı alanlarda sigara yasağı, uyarı paketleri ve vergilerle örnek gösterilen bir ülkeydi. Ancak 2011 sonrası politikalar tersine döndü; denetim kadroları küçüldü, ihlallere kesilen cezalar azaldı. Aynı süreçte siyasi kadrolar ve endüstri arasındaki “kapı dönen” ilişkiler gündeme geldi; bir ulusötesi tütün şirketi yöneticisinin Ticaret Bakan Yardımcılığı yapması eleştirilerin odağında yer aldı. Uzmanlar, kontrollü dönemle kıyaslandığında satış noktalarındaki mevzuat ihlallerinin 2014’e göre %100 arttığını, nargile pazarının neredeyse tamamının kayıt dışına çıktığını vurguluyor.
Hekim örgütleri, “Ulusal Tütün Kontrol Programı”nın TTB ve sivil toplumun katılımıyla yeniden tasarlanmasını; tütün şirketlerine verilen teşviklerin iptal edilip, reklam-teşhir ihlallerine ağır yaptırımlar getirilmesini öneriyor. Aksi takdirde, yılda 100 bini aşkın sigara kaynaklı ölümün önüne geçmenin mümkün olmayacağı uyarısını yineliyorlar.