CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Aksaray, Ereğli ve Bor ilçelerinde şeker pancarı üreticileriyle bir araya geldi. Bor Pancar Ekiciler Kooperatifini ziyaret eden Gürer, üreticilerin artan girdi maliyetleri, sulama ve elektrik faturalarındaki ciddi artışlar, kota sorunları ve alım fiyatlarındaki belirsizlikler konusunda yaşadıkları sıkıntıları dinledi.
Şeker Pancarı Üretimi Düşüyor
Ömer Fethi Gürer, şeker pancarının Türkiye’de sözleşmeli tarım kapsamında olması nedeniyle çiftçiler için cazip bir ürün olduğunu vurguladı. “Çiftçi ektiği ürünü, hasat sonrası fabrikaya teslim edeceğini bilerek rahat hareket ediyor. Diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi tüccarın insafına kalmıyor, doğrudan fabrikaya gidiyor” dedi. Ancak son dönemde şeker pancarı üretiminde ciddi bir azalma olduğunu kaydeden Gürer, TÜİK’in mayıs ayı verilerine göre bu yıl üretimin yüzde 6,5 oranında azalarak 21 milyon 500 bin tona gerileyeceğini belirtti. Gürer, “Geçmiş yıllarla kıyaslandığında pancar üretiminde düşüş yaşanıyor. Şeker pancarı, ülkemizin şeker ihtiyacını karşılamanın yanı sıra küspe, melas ve şeker gibi yan ürünlerin üretimini sağlıyor. Aynı zamanda esnaf ve çiftçiye istihdam imkânı sunarak tarım sektöründe geniş çaplı iş alanları yaratıyor” ifadelerini kullandı.
Üretimin Sürdürülebilirliği İçin Adımlar Atılmalı
Gürer, şeker pancarı üretiminin sürdürülebilirliğinin sağlanması için çiftçiye maliyetlerini karşılayacak ve makul bir kâr payı içeren alım fiyatı verilmesi gerektiğini söyledi. “Ancak özelleştirme kapsamına alınan fabrikalar, daha fazla kâr sağlamak amacıyla çiftçilere kısıtlayıcı kurallar dayatıyor. Kotada ve söküm döneminde yaşanan sorunlar üretimi olumsuz etkiliyor. Buna rağmen sözleşmeli üretim modeli nedeniyle çiftçiler şeker pancarını tercih etmeye devam ediyor” dedi.
Üreticiden Net Fiyat Talebi: “Ton Başına En Az 3.500 Lira Olmalı”
Bor’dan üretici Ali Esenkaya, girdi maliyetlerinin her geçen yıl arttığına dikkat çekerek, “Alım fiyatının bu yıl en az ton başına 3.500 lira olması gerekiyor. Geçen yıl bu rakam 2.350 liraydı. Şeker pancarı üretimi oldukça masraflı bir iş. Benim kota hakkım var, ancak kota alamayan çok sayıda üretici var ve onlar düşük fiyatlarla dışarıdaki fabrikalara pancar gönderiyor. Geçen yıl ben 2.300 liraya sattım ama dışarıdakiler 1.800, hatta 1.600 liraya pancar satmak zorunda kaldı” diye konuştu.
Ali Esenkaya, sulama maliyetlerinin özellikle elektrik fiyatlarındaki artışla iki katına çıktığını dile getirdi. “Şu anda 9. sulama yapıyoruz ve daha 6-7 kez sulamamız gerekiyor. Toplamda en az 15 defa sulama yapıyoruz. Geçen yıl kuyuma gelen elektrik faturası 50 bin liraydı, bu yıl aynı kuyuma 100 bin lira fatura geliyor” ifadelerini kullandı.
Girdi Maliyetlerindeki Artış Üreticiyi Zorluyor
Ömer Fethi Gürer, gübre, ilaç, bitki besleme ürünleri, tarla kirası, mazot, elektrik ve sulama için kullanılan su gibi girdi maliyetlerinin yanı sıra mevsimlik işçi ücretlerinde de önemli artışlar yaşandığını belirtti. “Eğer alım fiyatı ton başına 3.500 lira olarak belirlenirse, üretici girdi maliyetlerini karşılayıp zarar etmez. Ancak alım fiyatının 20 Eylül’den önce açıklanması şart. Genellikle bu tarih bekleniyor, fakat 20 Eylül’de söküm dönemi başlamış oluyor ve fabrikalar alım kampanyalarına girişiyor. Çiftçi ise hala fiyatı bilmiyor. Bu yıl fiyat erken açıklanmalı ve üretici mağdur edilmemeli” dedi.
Çiftçilerin Kredi Borçları Yükseliyor
Gürer, tarım kesimindeki üreticilerin toplam 1 trilyon 40 milyar lira kredi borcunun bulunduğunu da hatırlatarak, “En fazla borçlanan kesim, şeker pancarı ve benzeri ürünleri üreten çiftçiler. Çiftçi ürünü fabrikaya teslim edecek, parasını alacak, borcunu ödeyecek. Bu nedenle fiyat açıklaması erken yapılmalı ki çiftçi planlama yapabilsin, borçlarını nasıl kapatacağını ve esnaf ile ilişkilerini düzenleyebilsin” dedi.
Üreticinin Finansal Sıkıntısı Derinleşiyor
Şeker pancarı üreticisi Hasan Aydın ise yaşadıkları finansal zorlukları şu sözlerle anlattı: “Defterde yazmakla işler düzelmiyor. Sahada beklenen şartlar farklı. Bu yıl iki kuyum bozuldu, tamiri için 2 yılda 1 milyon lira harcadım. Ekstra masraflar çıktı. Cebimden veremedim. Veresiye ile işimizi götürmeye çalışıyoruz, deftere yazdırıyoruz ama bu borçlar birikiyor.”