Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD), Filistin halkına yönelik saldırıların artarak devam ettiği bugünlerde uluslararası kadın dayanışmasının önemine vurgu yaparak güçlü bir çağrıda bulundu. CKD Genel Başkanı Prof. Dr. Tülin Oygür, emperyalizme karşı mücadele eden tüm kadın örgütlerini, siyonist İsrail devletinin saldırılarına karşı birleşmeye ve örgütlü bir duruş sergilemeye davet etti.

CKD, özellikle ABD ve İsrail merkezli emperyalist politikaların Ortadoğu’da yarattığı yıkıma sessiz kalmayacaklarını açıkladı. Bu amaçla, ABD, Rusya, Belarus, Romanya, Sırbistan, Yunanistan, Venezuela ve Arjantin’de faaliyet gösteren kadın örgütlerine çağrı mektupları gönderildi. Ayrıca Lübnan Hizbullahı ve Yemen Ensarullah Hareketi gibi bölgesel hareketlerle de ilk temaslar sağlanarak ortak bir dayanışma zemini oluşturulmaya çalışılıyor.

Kadınlar Emperyalizme Karşı Doğal Mücadeleciler

CKD Genel Başkanı Prof. Dr. Tülin Oygür, yaptığı açıklamada kadınların yok etmeyi değil, yaşatmayı temsil ettiğini belirterek, “Emperyalizme karşı mücadelede kadınlar doğal savaşçılardır. ABD’nin ve onun güdümündeki İsrail’in mazlum Filistin halkını yok etme planlarına karşı kadınlar olarak blok halinde durmak zorundayız.” ifadelerini kullandı.

Kadınların barış ve direnişin taşıyıcısı olduğuna dikkat çeken Oygür, bu yüzden uluslararası kadın örgütlerinin ortak hareket etmesinin hem insanlık değerleri hem de bölgesel istikrar açısından kritik olduğunu vurguladı.

“İsrail Durdurulamaz” Söylemi Kadın Vicdanlarında Kabul Görmüyor

CKD, İsrail’in işlediği insan hakları ihlalleri ve soykırımcı uygulamalarını “katliamcı” olarak nitelendirirken, “İsrail durdurulamaz” şeklindeki teslimiyetçi söylemleri kesinlikle reddetti. Prof. Dr. Oygür, bu tür aciz yaklaşımların kadın kimliğiyle bağdaşmadığını söyledi:

“Filistin’de yaşanan insanlık dışı saldırılar, dünyanın dört bir yanındaki vicdan sahibi kadınları harekete geçirmelidir. Kadınların, barışın ve insanlığın temsilcisi olarak böyle bir kaderi kabul etmeleri mümkün değildir.”

Bölgesel Jeopolitik Gelişmeler ve Türkiye’nin Kırmızı Çizgileri

CKD açıklamasında sadece Filistin meselesine değil, bölgedeki genel jeopolitik dinamiklere de değinildi. Suriye’nin toprak bütünlüğü, Doğu Akdeniz’deki egemenlik mücadeleleri ve terör örgütü PKK’nın silah bırakması gibi önemli gelişmeler CKD’nin gündeminde yer aldı:

“Suriye’nin milli devlet statüsüne kavuşması Türkiye’nin kırmızı çizgisidir. Kuzey Suriye’de ikinci bir İsrail kurma girişimleri, Türkiye’nin kararlı duruşu karşısında başarısızlığa mahkûmdur. PKK’nın silah bırakması bu sürecin somut göstergesidir.”

CKD, bölgedeki bu hassas dengelerin korunmasının Türkiye ve Ortadoğu barışı için yaşamsal önemde olduğunu belirtti.

Ne Okulda Ne İşte: Türkiye Bu Listede Zirvede
Ne Okulda Ne İşte: Türkiye Bu Listede Zirvede
İçeriği Görüntüle

Uluslararası Antiemperyalist Kadın Bloku Kurulmalı

Genel Başkan Tülin Oygür, kadınların uluslararası düzeyde antiemperyalist bir cephe kurmasının, hem insan hakları mücadelesi hem de bölgesel barış açısından tarihi bir fırsat olduğunu ifade etti.

“Türkiye’nin milli ve devrimci kadın hareketini temsil eden bir kuruluş olarak CKD, bu çağrıyı Türkiye’den yapmayı tarihsel görevimiz olarak görüyoruz. Kadınlar, insanlığı ve barışı yıkmak isteyen emperyalist güçlere karşı direnişin öncüsü olmalıdır.” diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: Haber Merkezi