Sağlık

Karın ağrısı deyip geçmeyin! Gençlerde gizli kanser alarmı

Son yıllarda genç yaş grubunda apandis kaynaklı kanser vakalarında dikkat çekici bir artış gözlemleniyor. Uzmanlar, basit bir karın ağrısının arkasında bu nadir tümörlerin olabileceğini vurguluyor. Erken tanı ve uzmanların ortak yaklaşımı hayat kurtarıyor…

Abone Ol

Karın ağrısıyla başlayan sıradan bir gün, bazı gençler için ciddi bir sağlık sorununun habercisi olabiliyor. Toplumda nadir görülen ancak gençlerde giderek artan apandisit kanseri, çoğu zaman apandisit şüphesiyle yapılan ameliyatlardan sonra tesadüfen ortaya çıkıyor. Bu nedenle uzmanlar, her patoloji raporunun dikkatle incelenmesini ve tedavi sürecinin birden fazla uzmanın yer aldığı bir ekip tarafından planlanmasını öneriyor.

NÖROENDOKRİN TÜMÖRLER GENÇLERİ ETKİLİYOR

Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hüsnü Aydın, apandisit kökenli kanserlerin farklı alt tiplere ayrıldığını belirtiyor. Bunlar arasında nöroendokrin tümörlerin gençlerde daha sık görüldüğünü söylüyor. Nöroendokrin tümörler genellikle yavaş seyirli olurken, adenokarsinomlar ileri yaşlarda ortaya çıkıp daha agresif seyredebiliyor. Müsinöz tümörler ise karın zarına yayılım göstererek ciddi komplikasyonlara yol açabiliyor.

TANI ÇOĞUNLUKLA AMELİYAT SONRASI KONULUYOR

Apandisit kanseri çoğunlukla apandisit zannedilerek yapılan ameliyatlar sonrasında fark ediliyor. Doç. Dr. Aydın, “Ameliyat öncesinde hastaların çoğunda kanser teşhisi bulunmuyor. Patoloji raporları bu yüzden çok önemli. Hasta mutlaka raporunu dikkatle inceletmeli ve doktorundan detaylı bilgi almalı” diyerek uyarıyor.

SADECE APANDİSİT AMELİYATI YETERLİ OLMAYABİLİR

Apandisin alınması, kanserin tamamen temizlendiği anlamına gelmeyebilir. Hastalığın evresine göre ek cerrahi müdahaleler veya onkolojik tedaviler gerekebilir. Aydın, “Erken evre vakalarda apandektomi yeterli olabilir. Ancak hücrelerin apandisin güdük kısmında kalması durumunda hastalık tekrarlayabilir. Müsinöz tümörlerde karın zarına yayılma, adenokarsinomlarda ise lenf nodlarına ilerleme riski vardır” diyor.

TÜMÖR KONSEYİNDE DEĞERLENDİRME HAYATİ

Doç. Dr. Aydın, apandisit kanseri tanısı alan her hastanın cerrah, onkolog ve patologların bulunduğu bir tümör konseyinde değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. “Multidisipliner yaklaşım hastanın yaşam şansını artırır. Bu ekip birlikte en uygun tedavi planını çıkarır” ifadesini kullanıyor.

ERKEN TEŞHİSLE BAŞARI ORANI YÜKSEK

Uzmanlara göre nadir görülmesine rağmen ciddi sonuçlara yol açabilen apandisit kanseri için erken teşhis büyük önem taşıyor. Karın ağrılarını hafife almamak, ameliyat sonrası patoloji raporlarını takip etmek ve gerektiğinde ileri tetkikler yaptırmak, hastalığın gidişatını tamamen değiştirebiliyor. Doğru zamanda müdahale edilen apandisit kanserinde başarı oranı oldukça yüksek.

{ "vars": { "gtag_id": "G-39E5WWDBTB", "config": { "G-39E5WWDBTB": { "groups": "default" } } }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }