Türk yağlı güreşinin yaşayan efsanelerinden biri olan Orhan Okulu, 2025 yılında düzenlenen 664. Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde elde ettiği zaferle bir kez daha gündemde. Finalde rakibi Feyzullah Aktürk’ü mağlup ederek üçüncü kez altın kemere ulaşan Okulu, sadece Edirne değil, Elmalı gibi geleneksel güreşlerin kalbinde de kırılması güç rekorlara imza attı. Peki Orhan Okulu kimdir? İşte başarılarla dolu yaşam öyküsü…

Çocuk Yaşta Güreşe Başladı

1989 yılında Antalya’nın Kumluca ilçesinde doğan Orhan Okulu, güreşe henüz 9 yaşındayken babasının teşvikiyle başladı. Minder güreşi yapmadan doğrudan yağlı güreşe adım atan Okulu, ilk kez 11 yaşındayken Kırkpınar’da minik boyda çayıra çıktı. 2004’te Kemal Yılmaz’ın antrenörlüğünde gelişimini sürdüren sporcu, 2013’te başpehlivanlık boyuna yükseldi.

Kırkpınar’da 3 Altın Kemer

Orhan Okulu, Kırkpınar Er Meydanı’nda 2015, 2018 ve 2025 yıllarında başpehlivan unvanını kazandı. İlk şampiyonluğunu 2015 yılında Osman Aynur’u mağlup ederek elde eden güreşçi, 2018’de Şaban Yılmaz’ı ve son olarak 2025’te Feyzullah Aktürk’ü yenerek üçüncü kez altın kemerin sahibi oldu. Bu başarılarıyla Kırkpınar tarihinde özel bir yere sahip oldu.

Kadınlar, Bilim ve Kültür Bir Arada: Gülnar’da Kaçırılmayacak 3 Günlük Etkinlik
Kadınlar, Bilim ve Kültür Bir Arada: Gülnar’da Kaçırılmayacak 3 Günlük Etkinlik
İçeriği Görüntüle

Elmalı’da Rekor Onun

Türk’ün ilk er meydanı olarak bilinen Elmalı Yeşilyayla Yağlı Güreşleri’nde tam 6 kez üst üste başpehlivan olan Okulu, bu alanda da kırılması güç bir rekorun sahibi. Bu rekorla birlikte Elmalı kemerinin ebedi sahibi unvanını aldı.

Başarılarıyla Örnek Oldu

Bugüne kadar Gönen, Kargı, Şahinbey, Muratpaşa gibi Türkiye’nin çeşitli bölgelerindeki organizasyonlarda da başpehlivan olan Okulu, yağlı güreşin farklı coğrafyalarda da yaşatılmasına öncülük etti. Fiziksel gücünün yanı sıra teknik kabiliyeti, centilmenliği ve disipliniyle örnek gösterilen bir sporcu haline geldi.

Ailesine ve Antrenörüne Minnettar

36 yaşındaki başpehlivan, başarısını ailesine ve antrenörü Kemal Yılmaz’a borçlu olduğunu ifade ediyor. 664. Kırkpınar sonrası yaptığı açıklamada, “Bu kemeri babama armağan ediyorum” sözleriyle hem duygulandırdı hem de spordaki vefa duygusunu hatırlattı.

Kaynak: imecegazetesi.com