Urfa’nın Akçakale ilçesinde İlçe Müftüsü olarak görev yaparken bir çocuğa cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla yargılanan H.B., “çocuğun cinsel istismarı” ve “cebir, tehdit veya hile ile hürriyetten yoksun bırakma” suçlamalarıyla hâkim karşısına çıktı. Ancak 5 Mayıs 2025’te görülen karar duruşmasında mahkeme, H.B.’nin beraatine hükmetti. Kararın gerekçesi ise hem hukuk çevrelerinde hem de kamuoyunda büyük tepkiyle karşılandı.

Karar Gerekçesi: “Taciz Kalabalık Ortamda Yaşanmaz”

Mezopotamya Ajansı’ndan Ceylan Şahinli’nin haberine göre, Urfa 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın gerekçesinde, tacizin yaşandığı yerin “herkesin girip çıktığı bir sınıf” olduğu, bu nedenle “taciz iddiasının hayatın olağan akışına aykırı” olduğu belirtildi.

Mersin'de Tefecilik Operasyonu: 3 Şüpheli Tutuklandı
Mersin'de Tefecilik Operasyonu: 3 Şüpheli Tutuklandı
İçeriği Görüntüle

Mahkeme ayrıca, çocuğun sınıf başkanlığından alındığı için sanık hakkında “iftira atma ihtimali” bulunduğunu öne sürdü. Kararda sanık lehine gösterilen diğer gerekçeler ise olayla ilgili kamera kayıtlarının silinmiş olması, failin telefonunda olayla ilgili görüntü bulunmaması ve namaz kıldığı öne sürülen çocuğun tespit edilememesi olarak sıralandı.

“Yargılama Meşruiyetten Uzak”

Mağdur çocuğun avukatı Arkın Hürtaş, karara sert tepki göstererek dosyada yer alan beyanlar ve delillerle sanığın ceza almasının mümkün olduğunu söyledi. Hürtaş, “Sürecin başından beri yargılamanın doğal akışının dışına çıkıldığını gördük. Çocukların beyanlarının zamanla değiştirildiğine tanıklık ettik” dedi.

Savcının ilk etapta beraat mütalaası verip, daha sonra aynı delillerle ceza talebinde bulunmasına rağmen mahkemenin beraat kararı verdiğini hatırlatan Hürtaş, “Bu dosyada mağdur çocuk adeta sanık, sanık ise mağdur gibi yargılandı” ifadelerini kullandı. Failin kamu görevlisi olması ve görev konumunun yargılamayı etkilediğini vurgulayan avukat, dosyayı üst mahkemeye taşıyacaklarını belirtti.

Ne Olmuştu?

Urfa’nın Akçakale ilçesinde görev yapan İlçe Müftüsü H.B., Diyanet İşleri Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında imzalanan “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)” protokolü kapsamında “manevi danışman” olarak bir okulda görevlendirilmişti. Burada öğrencilerden biri, 19 Ekim 2023’te H.B.’nin kendisine cinsel tacizde bulunduğunu öğretmenine ve ailesine anlattı.

Bunun üzerine başlatılan adli soruşturma kapsamında 22 Ekim’de gözaltına alınan H.B., bir gün sonra tutuklandı. Akçakale Cumhuriyet Başsavcılığı, tanık ifadeleri, mağdurun beyanı ve bilirkişi raporlarına dayanarak iddianame hazırladı. Dava 27 Mart’ta Urfa 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı ve 5 Mayıs’ta sanığın beraatiyle sonuçlandı.

“Adaletin Bu Kararı Kabul Edilemez”

Verilen beraat kararı, sosyal medyada da büyük tepkiyle karşılandı. #TacizBeraati etiketiyle yapılan paylaşımlarda, “Kalabalık sınıflar çocukları korumaz!”, “Hayatın olağan akışı çocuğu korumuyor, sistemi koruyor” gibi ifadeler öne çıktı. Avukat Arkın Hürtaş da kamuoyuna çağrıda bulunarak, “Bu dosya sahipsiz değil, adalet talebimizden vazgeçmeyeceğiz” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi