Mersin, bereketli toprakları ve ılıman iklimiyle Türkiye’nin tarım ambarlarından biri. Ancak son yıllarda artan hava kirliliği ve özellikle yaz aylarında yoğunlaşan toz bulutları, üreticileri kara kara düşündürüyor. Uzmanlar, havadaki partikül maddelerin yalnızca insan sağlığına değil, bitkilerin gelişimine de ciddi zarar verdiğini söylüyor.
Toz zerrecikleri, bitkilerin yapraklarına yapışarak fotosentezi engelliyor; bu durum, verimliliğin düşmesine ve ürün kalitesinin bozulmasına yol açıyor. Üreticiler hem rekolte kaybı hem de pazar değerinin düşmesi nedeniyle ekonomik zorluk yaşıyor. Çevre ve tarım uzmanları ise durumun sadece çiftçileri değil, tüm gıda zincirini etkileyebileceğine dikkat çekiyor.
Toz, Yaprakların Nefes Almasını Engelliyor
Havadaki toz partikülleri, bitki yapraklarının üzerine birikerek gözenekleri tıkıyor. Bu durum, bitkinin karbondioksit alımını azaltıyor, terleme dengesini bozuyor ve doğal olarak fotosentez sürecini sekteye uğratıyor. Mersin’de yapılan arazi gözlemlerine göre, özellikle domates, salatalık, narenciye ve üzüm gibi ürünler bu durumdan en çok etkilenenler arasında.
Ziraat mühendislerine göre bu etki sadece verim değil, ürünün görüntüsünü ve lezzetini de bozuyor. Toz nedeniyle solgun yapraklar, küçük meyveler ve lekeli kabuklar oluşuyor. Bu da ürünlerin pazarda değer kaybetmesine yol açıyor. Üstelik bu zarar sadece görünürde değil; tozun toprağa inerek pH dengesini bozduğu ve bitkinin topraktan aldığı besinleri etkilediği de ifade ediliyor.
Sanayi ve Trafik Tozu Besliyor
Mersin’in özellikle doğu kesimlerinde sanayi tesisleri ve yoğun trafik, toz ve partikül madde artışını körüklüyor. Çevre mühendisleri, PM10 ve PM2.5 gibi zararlı partiküllerin hem insan sağlığına hem de tarım ürünlerine zarar verdiğini belirtiyor. Özellikle rüzgârsız günlerde bu maddeler havada asılı kalıyor ve gün boyu tarım alanlarını etkisi altına alıyor.
Bu partiküller yalnızca havada kalmakla kalmıyor; zamanla toprağa çökeliyor ve tarımsal üretimi doğrudan etkiliyor. Uzmanlar, bu parçacıkların toprağın kimyasal yapısını değiştirdiğini ve özellikle organik tarım yapan üreticiler için ciddi bir tehdit oluşturduğunu söylüyor.
Üreticiler Kaygılı: “Verim Azaldı, Kalite Düştü”
Mersin’de çiftçilik yapan birçok üretici, son yıllarda yaşanan değişimi net şekilde gözlemlediğini ifade ediyor. Narenciye üreticisi bir çiftçi, “Eskiden daha parlak, iri ve sağlam meyveler toplardık. Şimdi ise hem ürün küçüldü hem de kabuğunda lekeler oluşuyor. Müşteri de haliyle almıyor” diyerek yaşadığı sıkıntıyı dile getiriyor.
Tozun yarattığı bu görünmeyen tehdit, küçük üreticiden büyük seralara kadar geniş bir kesimi etkiliyor. Bazı üreticiler, çözüm olarak ürünlerin üzerine düzenli su püskürtme sistemleri kurmaya başlamış durumda. Ancak bu da ek maliyet anlamına geliyor ve her üretici için uygulanabilir değil.
Uzmanlardan Acil Önlem Çağrısı
Çevre ve tarım alanında çalışan uzmanlar, Mersin’de hem halk sağlığı hem de tarımsal üretim için hava kalitesinin iyileştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Kent merkezinde uygulanan hava ölçüm sistemlerinin tarım bölgelerine de yayılması gerektiği ifade ediliyor.
Ayrıca, partikül madde üretimine neden olan sanayi faaliyetlerinin daha sıkı denetlenmesi, trafik kaynaklı kirliliğin azaltılması ve çiftçilere yönelik bilinçlendirme çalışmalarının artırılması öneriliyor. Hava kirliliğinin etkileri yalnızca bugünü değil, Mersin’in tarımsal geleceğini de tehdit ediyor. Bu nedenle önlemlerin kısa vadeli değil, sürdürülebilir ve kapsayıcı olması gerektiği dile getiriliyor.