Akdeniz’in maviliğiyle çevrili bu kale, ilk bakışta bir savunma yapısı gibi görünse de içeri girildiğinde çok daha fazlasını barındırdığı anlaşılır. Yüksek surlar, kuleler, taş döşeli avlular ve geçmişten bugüne taşınmış izlerle dolu bu alan, yalnızca bir kale değil; geçmişte içinde yaşamın sürdüğü bir Orta Çağ kompleks.

Sadece Bir Kale Değil, Bir Orta Çağ Külliyesi

Mamure Kalesi, Türkiye’nin en büyük ve en iyi korunmuş kalelerinden biri olarak öne çıkıyor. Yaklaşık 23 bin metrekarelik alanı kaplayan yapı, 39 kulesiyle birlikte yalnızca dış hatlardan ibaret değil. Kale içerisinde bugün hâlâ ayakta olan bir cami, hamam, içme suyu ihtiyacını karşılayan çeşmeler ve erzak depoları bulunuyor.

Mamurekalesi1

Bu özellikler, Mamure’yi klasik bir savunma kalesinden ayırıyor. Yapı, kendi içinde günlük yaşamın sürdüğü, savaş ve kuşatma zamanlarında da dış dünyadan izole bir şekilde varlığını devam ettirebilecek bir Orta Çağ yerleşimi olarak tasarlanmış. Kalenin iç yapısındaki bu bütünlük, onu bir askeri karargâhın ötesine taşıyarak adeta küçük bir şehir haline getiriyor.

Ziyaretçiler, yalnızca surlar arasında dolaşmakla kalmıyor; aynı zamanda tarihin katmanlarını, bir zamanlar burada yaşamış insanların ayak izlerini de takip ediyor. Restorasyon çalışmalarıyla yapının büyük bölümü gezilebilir hâle getirilmiş durumda.

Romalılardan Osmanlı’ya: Akdeniz’in Sarsılmaz Bekçisi

Mersin’deki O Cennet-Cehennem Obruklarının Dibinde Ne Var? Binlerce Yıllık Efsaneye Göre ‘Cehennem’ Aslında Bir Canavarın Zindanıymış
Mersin’deki O Cennet-Cehennem Obruklarının Dibinde Ne Var? Binlerce Yıllık Efsaneye Göre ‘Cehennem’ Aslında Bir Canavarın Zindanıymış
İçeriği Görüntüle

Mamure Kalesi’nin temelleri, Roma dönemine kadar uzanıyor. Yapının bugünkü hâli ise büyük ölçüde 13. yüzyılda Anadolu Selçukluları tarafından şekillendirilmiş. Ardından Karamanoğulları Beyliği ve Osmanlı İmparatorluğu dönemlerinde de kullanılmış. Yüzyıllar boyunca Akdeniz kıyısındaki korsan saldırılarına ve dış tehditlere karşı bir savunma noktası olmuş.

Mamurekalesi2

Tarihi kaynaklara göre, kale hem askeri hem ticari öneme sahipti. Konumu itibarıyla sahil boyunca geçen kervan yollarına da göz kulak oluyordu. Bugün kaleye gelenler, sadece surlar arasında değil, geçmişin koridorlarında da yürümüş hissine kapılıyor.

Mamure Kalesi, sahip olduğu tarihî ve mimari zenginliğe rağmen, Alanya ya da Bodrum kaleleri kadar popüler değil. Ancak sunduğu atmosfer, koruma düzeyi ve ziyaret edilebilirlik açısından birçok benzerini geride bırakıyor. Kalenin içindeki taş döşemelerden yükselen geçmişin yankısı, dikkatle dinleyen herkese hâlâ çok şey anlatıyor.

Muhabir: Haber Merkezi