Mersin’de, Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 51. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen anma programı, tarihi hafızayı tazeleyen ve milli birlik duygularını pekiştiren bir atmosferde gerçekleşti. Mersin Arkeoloji Müzesi’nde düzenlenen programa Mersin Valisi Atilla Toros başta olmak üzere protokol üyeleri, gaziler, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı.
Programda bir konuşma yapan Mersin Valisi Atilla Toros, Kıbrıs meselesinin Türkiye için sadece siyasi değil aynı zamanda vicdani ve tarihî bir sorumluluk olduğunu vurguladı.
“Kıbrıs, Ecdadımızın Emanetidir”
Vali Atilla Toros konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Kıbrıs, bizlere şehitlerimizin, gazilerimizin, ecdadımızın emanetidir. Aramızdaki bağ, şehitlerimizin kanıyla, gazilerimizin fedakârlığıyla, milletimizin vicdanıyla yoğruldu. Kıbrıs Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümünde, şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi şükranla anıyor, Kıbrıs Türk halkını yürekten selamlıyorum. Birliğimiz, beraberliğimiz daim olsun.”
Sergi ve Belgesel Gösterimiyle Anma
Etkinlik kapsamında, Kıbrıs Barış Harekâtı’nı konu alan “Baykal Tüneli” isimli belgeselin gösterimi yapıldı. Ardından harekâta dair önemli karelerin yer aldığı bir fotoğraf sergisi gezildi. Programa katılanlar, şehitleri dualarla andı, gazilere minnet duygularını ifade etti.
Katılımcılar, etkinliğin genç nesillerin tarih bilinci kazanması açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. Program sonunda gazilere çiçek takdim edilirken, hatıra fotoğraflarıyla anlamlı gün ölümsüzleştirildi.
Mersin, Milli Hafızayı Yaşatıyor
Mersin’de düzenlenen bu özel program, sadece bir anma etkinliği olmanın ötesine geçerek, Türk milletinin ortak değerlerine sahip çıkma iradesini bir kez daha ortaya koydu. Tarihî mirasa ve milli hafızaya sahip çıkan Mersin, benzer etkinliklerle gelecek kuşaklara tarihi aktarma görevini sürdürüyor.
51 Yıl Önce Ne Oldu?
20 Temmuz 1974’te gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekâtı, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, adada yaşanan darbenin ardından Kıbrıs Türk halkını Rum saldırılarından korumak ve anayasal düzeni yeniden tesis etmek amacıyla hayata geçirilmişti. Türkiye’nin garantörlük hakkına dayanarak gerçekleştirdiği bu harekât, Kıbrıs Türk halkının güvenliğini sağlamış ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulmasının önünü açmıştı. Aradan geçen 51 yılda, bu tarihî müdahale, Türk milletinin barışa ve bağımsızlığa olan bağlılığının simgelerinden biri olarak hafızalardaki yerini koruyor.