DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Sözcü TV’de Aslı Kurtulmuş Mutlu’nun sunduğu “Sözün Aslı” programına konuk oldu. Programda tarım politikalarını masaya yatıran Ekmen, son yıllarda yaşanan don felaketleri, artan kuraklık ve tarım ithalatına dayalı politikaların yerli üretici üzerindeki yıkıcı etkilerini değerlendirdi.

Yüzyılın Don Felaketi Yaşandı, Hükümet Üreticiyi Yalnız Bıraktı

Ekmen, açıklamasında resmi verilere göre son 100 yılın en büyük don ve kuraklık felaketlerinin yaşandığını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
“20-21 Şubat’ta Mersin, Adana ve Antalya’da başlayan don felaketi, mart ayında birçok ilimizde köklü ağaçların sökülmesine yol açacak kadar ağırlaştı. Normal şartlarda bu tür felaketlerin ardından iktidarın acil toplantılar yaparak üreticinin zararını en aza indirmesi, destek mekanizmalarını devreye sokması gerekirdi. Ancak 19 Mart operasyonu sonrası iktidar çiftçiye gözünü ve kulağını kapattı. Mayıs ayına gelindiğinde bile zarar ziyan tespitleri tamamlanmamıştı. 15 günde bir basın toplantısı yaparak bu tabloyu gündemde tutmaya çalıştım. Tarım ve Orman Bakanı’nın verdiği yanıt ise ‘TARSİM dışında bir destek düşünülmüyor’ şeklinde oldu. Sermaye sahiplerine, faize, borsaya bu kadar hassasiyet gösteren bir yönetim, çiftçiyi görmezden geliyor. Sonuç olarak üretici ağaçlarını kesti, tarlasını sürdü, borçlarla karşı karşıya kaldı. Bu yıl pas geçildi, önümüzdeki yıl için de ekim yapılamadı. Bugün pazarda karşılaştığımız yüksek fiyatlar işte bu zincirin sonucudur.”

Su Yönetimi Yok, Kuraklık Göz Göre Göre Geliyor

Ekmen, tarımın en temel unsuru olan suyun da ciddi bir kriz noktasına geldiğini belirterek, “Su kaynaklarımız alarm veriyor. Ancak ülkemizde hâlâ makro ölçekte bir su yönetimi planı bulunmuyor. Sulama suyunu bırakın, birçok şehirde evlere içme suyu dahi verilemiyor. Geçen hafta Genel Başkanımız Ali Babacan ile birlikte Mardin’de Dara Harabeleri’ni ziyaret ettik. Milattan sonra 500. yılda inşa edilen bu şehirde bile suyun depolanması, korunması ve taşınması için olağanüstü bir sistem kurulmuş. Bugün 2025 yılındayız ama Türkiye’de çiftçinin ihtiyacını karşılayacak bir su yönetimi hâlâ yok. Uşak, Elazığ ve daha birçok şehirde vatandaş sürekli su kesintileri yaşıyor. Çiftçi ise kuraklıkla baş başa bırakılıyor. Bu da doğrudan gıda enflasyonunu tetikliyor” dedi.

Üretici–Market Farkı Uçurum Gibi: Hangi Üründe Fiyat Yüzde 335 Arttı?
Üretici–Market Farkı Uçurum Gibi: Hangi Üründe Fiyat Yüzde 335 Arttı?
İçeriği Görüntüle

İthalat Politikaları Yerli Üreticiyi Çökertiyor

Tarım ve hayvancılıkta uygulanan ithalat politikalarını da sert bir dille eleştiren Ekmen, şu ifadeleri kullandı:
“Bugün mısır üreticisi hasada hazırlanırken, aynı hafta 1 milyon tonluk ithalat izni veriliyor. Bu durum sadece mısırda değil, birçok üründe ve hayvancılıkta da tekrarlanıyor. Küçük çiftçi ve hayvancı adım adım iflasa sürükleniyor. Yurt dışından alınan ürünler üretim maliyetinin üçte birine temin ediliyor. Ancak bu ürünler pazara düşük fiyatla yansımıyor. Örneğin eti yurt dışından 7-8 dolara alıyorlar, fakat vatandaş burada 10 dolara değil, 15-20 dolara tüketmek zorunda kalıyor. Çünkü fiyatlar yerli üreticinin maliyetine göre belirleniyor, aradaki büyük kâr ise ithalatçılara bırakılıyor.”

Anneler Beslenme Çantasını Doldurmakta Zorlanıyor

Ekmen, hem üreticinin hem de tüketicinin aynı anda mağdur edildiğini belirterek, “Bugün Türkiye’de anneler çocuklarının beslenme çantasına ne koyacağını düşünüyor. Sağlıklı beslenme artık birçok aile için lüks haline geldi. Çocuğunu sağlıklı gıdalarla besleyip besleyemeyeceği endişesi, toplumda büyük bir çaresizlik yaratıyor. Bu, sadece ekonomik bir sorun değil, toplumsal bir çöküşün işaretidir” ifadelerini kullandı.

Planlı Bir Servet Transferi Yapılıyor

Konuşmasının sonunda ithalat politikalarının ardındaki yapıya dikkat çeken Ekmen, “Ortada basit bir ithalat politikası değil, planlı bir servet transferi var. İç piyasada üretim yapan çiftçi, hayvancı ve küçük üretici bilinçli şekilde çökertiliyor. İthalatçılar ve belli sermaye grupları zengin edilirken, üretici sahipsiz bırakılıyor. Vatandaş ise yüksek fiyatların altında eziliyor” diyerek sözlerini noktaladı.

Kaynak: Haber Merkezi