Türk Dil Kurumu sözlüğüne başvurdum,

'Milli veya dini bakımdan önemi olan gün veya günler,' diyor ya da 'Şenlik'

Bir açıklaması daha var; 'Tam ve yoğun bir mutluluk duygusu,'

Her üç açıklaması da güzel…

Geçtiğimiz günlerde DİL BAYRAMI kutlamaları yaptık.

Bir topluluğun ya da bir toplumun MİLLET olabilmesi için gerekli temel unsur dildir!

Öyle ya;

O topluluk için, bir anlaşma dili olmalıdır,

Aynı toprak parçasını YURT kabul eden, tarihini sahiplenen, gelecek ülküleri olacak olan insanların anlaşmaları için ilk gerekliliktir dil.

Devletler ve imparatorluklar geleneğinden gelen, Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde ulusal devletini kuran, Misak-ı Milli (Ulusal Ant)sınırları içinde yaşayan insanlarımız MİLLETLEŞME yoluna girmişler ve anlaşma dili olarak da Türkçeyi seçmişlerdir.

Kürtçe, Zazaca, Lazca, Arapça dilleri konuşulan dillerdendir.

Ancak; Seksen dört milyon insanımızın ORTAK dili Türkçedir! Türkçe konuşan herkesi herkes anlamaktadır. Türkçe dili, her bölgede-yörede; herkes tarafından aynı biçimde kullanılan, aynı biçimde yazılan, aynı biçimde anlaşılan, bir dildir.

Otuz altı dil bilen dil bilimci Aydın Köksal, Türkçe'nin;

Kök sistemi ile en çok üretim yapan, yazıldığı gibi okunan, zengin kelime hazinesi ile dünyada etkili bir dil olduğunu söylemiştir.

Türkiye'de kullanılan farklı diller, bölgelere göre değişiklik gösterdiği gibi sınırlı sayıda kesimlerin kullandıkları diller olmaktan öteye gidememiştir.

Gelgelelim yaşadıklarımıza;

Bırakın ana caddeleri ara sokaklarda bile yürürken, arabayla geçerken sağlı-sollu duyuru panolarına bakarken;

'Neredeyim-neredeyiz?'

'Acaba bu işyerinde hangi işler yapılıyor?'

'Acaba bu mağazada ne satılıyor?' Ya da

'İş merkezi mi, okul mu, etüt merkezi mi, iş hanı mı…?' demekten bitap düşüp kızmaya başlıyoruz-başlıyorsunuz…

Yerleşim merkezleri dışında da aynı manzaralar var;

Amerika'dan ya da İngiltere'den gelip ülkemizden buzdolabı, çamaşır makinesi alacaklarmış gibi İngilizce beyaz eşya mağazalarının reklamları…

Hal böyle iken;

26 Eylül DİL BAYRAMI ne anlam taşımaktadır acaba?

Caddelerimiz-Sokaklarımız, tarihimizdeki kahramanlarımızın adlarıyla isimlendirilirken, Amerikan usulü numaralandırmaya döndük…

Duyuru panolarımızı anlayamıyoruz.

Cep telefonlarımızdan ileti yazarken, sesli harfleri kaldırarak yazmaya başladık…

'Hoşça kal,' 'Allahaısmarladık,' yerine 'Bay-Bay,' daha çok hoşumuza gidiyor…

Ne oluyor bize?

'Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir,' diyen Atatürk'ü çok seviyoruz değil mi?

Sevgimizi, dilimizi yabancı diller boyunduruğundan kurtararak yapmamız gerekmiyor muydu? (Atatürk'ün sözünü unuttuk mu yoksa?)

Bayram ise 26 Eylüller, adına ve anlamına uygun olsun!

Bizler de MİLLETLEŞME sürecini baltalamayalım!