Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un “müjde” olarak duyurduğu Gayrimenkul Sertifikası Modeli, kamuoyunda farklı tepkilere yol açtı. Her bütçeye uygun küçük paylarla konut sahibi olmayı kolaylaştıracağı iddia edilen sistem, kademeli alım modeliyle özellikle düşük gelir grubuna hitap edeceği şeklinde tanıtıldı. Ancak bu açıklama, bazı çevreler tarafından “barınma hakkının yatırım aracına dönüştürülmesi” olarak yorumlandı.
“Dar Gelirliler İçin Müjde Değil, Çaresizliğin Kanıtı”
Gayrimenkul sertifikası modeline ilişkin Cumhuriyet’e konuşan Çevre Yol İş Genel Başkanı Güven Nazmi Demiralp, uygulamanın toplumun içine düştüğü ekonomik tabloyu gözler önüne serdiğini vurguladı. Demiralp, “Bu müjde değil, halkın içine düştüğü acizliğin belgesidir. Artık dar gelirli ya da orta gelirli vatandaşlarımız, tek başına ya da aile olarak bir konut sahibi olamayacaklar demektir” ifadelerini kullandı.
Demiralp, barınma hakkının “yatırım aracı” haline getirilmesinin büyük bir toplumsal sorun yarattığını belirterek, “Gayrimenkul sertifikası, konutu parça parça alma mantığını getiriyor. Oysa barınma bir ihtiyaçtır, yatırım aracı değildir. Konutu yatırım enstrümanı haline getirmek, fakirden zengine kaynak transferinin resmi onayı anlamına gelir” dedi.
“Tarihte Olmadığı Kadar Yoksullaştık”
Ekonomik tabloya dikkat çeken Demiralp, son yıllarda uygulanan politikaların ücretli kesimin gelirlerini ciddi şekilde erittiğini söyledi. “Gerçekleşen enflasyon ile açıklanan veriler arasındaki fark, maaşlı kesimi tarihte görülmemiş derecede yoksullaştırdı” diyen Demiralp, özellikle ‘Nas dönemi’ politikaları olarak bilinen süreçte gayrimenkul fiyatlarının astronomik seviyelere çıktığını hatırlattı.
Demiralp, “Bu politikaların yarattığı ekonomik ortamda vatandaş artık konutun tamamını değil, parça parça almayı konuşuyor. Bu tablo, sistemin geldiği noktayı çok net şekilde gösteriyor” diye konuştu.
“Konut İhtiyaçtır, Yatırım Aracı Değil”
Gayrimenkul sertifikasının en önemli sorunlarından birinin, konutun yatırım aracı haline getirilmesi olduğunu vurgulayan Demiralp, “Barınma bir ihtiyaçtır. İhtiyaç, yatırım aracına dönüştürülmemelidir. Türkiye’de gayrimenkul, zengin ile fakir arasındaki gelir farkını daha da açan bir mekanizmaya dönüştü. Bu gidişat durdurulmazsa, konut sahibi olmak toplumun büyük bölümü için tamamen hayal haline gelecektir” değerlendirmesinde bulundu.