Kendi kendine yetebilen ülke olmaktan çıkalı çok oldu.

Diğer yandan çok ve çeşitli alanlarda dünya ölçeğinde kayda değer adımlar da atıldı.

Ülkemizin yeraltı zenginliklerine ulaşmaya başladık.

Elektrik enerjimizin şimdilik % 10'unu karşılayabilecek temiz enerji kaynaklarımız oldu. (Nükleer santral)

Milli savunma sanayide dünyanın gıpta ile baktığı üretimlerimiz oldu-oluyor.

İHA ve SİHA taşıyıcısı TGC ürettik.

TOGG şimdiye kadar bir milyonun üzerinde talep aldı.

Sıralamayı burada bırakarak tarıma dönelim;

Öğretmen Okulu'nda Tarım-İş öğretmenimiz tanımlamıştı; 'Toprağın ekilip biçilmesine ziraat, ziraatla birlikte hayvancılığa da TARIM denir,' diye.

Toprağın ekilip biçilmesi konusunda; toprak, araç-gereç, gübre, elektrik vb. gereksinimler var.

1) Gübre, tohum fiyatları dudak uçuklatıyor,

2) Traktör vb. araçlar her üreticide yok,

3) ELEKTRİK KAMUDA değil!

Hal böyle olunca, üretim-dağıtım- ve talepleri karşılamak, birçok sorunu arttırarak

gündemde tutmaya devam ediyor.

Ziraat konusunda hal ve gidiş böyle iken hayvancılıkta da ne yazık ki hal ve gidiş çok daha

ciddi anlamda olumsuz…

Hayvancılığın yeterli desteklenmemesi ve dolayısıyla da gelişememesi doğal olarak üretimi

azalttığı gibi, fiyatları da arttırmakta ve genel bir memnuniyetsizlik oluşturmaktadır…

Kaldı ki, yaklaşık iki ay sonra 'Kurban Bayramı' geliyor.

Adına ve anlamına uygun kesimler ol-ma-ya-cak!

Nereden mi biliyorum?

Son yıllarda hep aynı şey yapılıyor da ondan…

'Kurban kesmek' İslam'ın güzel paylaşımlarından biridir…

Ne için kurban kesilir?

Varlıklı ailelerin yoksul ailelerle paylaşım sağlamaları için!

Yapılan ne peki?

Hayvanlar kesiliyor, usulüne uygun biçimde dağıtılmıyor, amacına ulaşılmıyor…

1) Hayvancılığımıza destek verilmeli,

2) Zaman ve koşullar uygun olarak değerlendirilmeli,

3) 'Üretim' sadece toprağın ekilip biçilmesi değildir, bilinmeli!

Demek ki;

ÜRETİM, özellikle de ziraat ve hayvancılıkta birinci dereceden önemli.

Özümsememiz gereken ise;

Geleceği düşünerek seksen beş milyon için ve özellikle de varlık ve sağlık alanlarında ÜRETMEK-ÜRETMEK-ÜRETMEK olmalıdır!

**

Bugün 'Üç fidan'nın' ölüm yıldönümleri

Deniz Gezmiş'in BİLİMSEL DUYARLILIĞINI paylaşmak istedim sizlerle;

'Baba,' diyerek başladığı son mektubundan son cümleler; 'Kitaplarımı küçük

kardeşime bırakıyorum. Kendisine özellikle tembih et, onun bilim adamı olmasını istiyorum. Bilimle uğraşsın ve unutmasın ki, bilimle uğraşmak da bir yerde insanlığa hizmettir.

Işıklar sonsuza kadar yoldaşlık edecektir.