Son günlerde üst üste şehit haberleri gelmeye başladı.Yaklaşık 20 gün önce 12 askerimizin şehit edilmesinden sonra üç gün öncede yine aynı bölgede 9 askerimiz şehit edildi.Ailelerin yüreğine yine ateş düştü.Aynı yerde üst üste gelen şehitler üzerine acaba o bölgede bir güvenlik zaafiyeti mi var diye bir tartışma başladı.Çadırların içinde karlar altında güvenlik güçleri hain PKK teröristlerine karşı amansız bir mücadele veriyor.Zor ve engebeli alanlarda ister istemez mücadele etmek çok dikkat istiyor. PKK o bölgeyi iyi biliyor.Buna göre tedbir alınması gerekir.Çünkü son zamanlarda üst üste büyük darbeler yiyen örgüt belliki ben hala varım hayali içinde son çırpınışlarını yapıyor.Silahlı kuvvetler sürekli o bölgeyi bombalıyor.Bu bombalarda çok zaiyat veren PKK üst düzey yöneticilerinden aldığı talimat gereği bu eylemleri yapıyor.Bir çok üst düzey örgüt üyesi MİT’in ortak operasyonu ile öldürüldü.Son şehit haberinden sonra 57 PKK’lı imha edildi.Ama ne yazık ki hala özellikle Suriye’den örgüte katılımlar oluyor.
Evet Türkiye terör kıskacında.Başını ABD ve İsrail’in çektiği devletler PKK’ya her türlü desteği veriyor.ABD binlerce tır ile PKK ya lojistik destek sağlıyor.PKK’nın ilk eylemi 15 Ağustos 1984 tarihinde Siirt’in Eruh ilçesinde oldu.Yaklaşık 39 yıldır ülkemize karşı eylemler düzenliyor.Emperyalist güçler 4 parçalı bir Kürdistan devleti kurmak için uzun yıllardır ellerinden gelen her gayreti gösteriyor.Irak’ta Saddam’ın devrilmesi ve Suriye’deki iç karışıklıklar bu planın bir parçası.PKK ABD ve İsrail’in taşeronluğunu yapıyor.Amaç İsrail devletinin güvenliğini sağlamak.İsrail başı sıkıştığında bu tür eylemleri teşvik ediyor, hatta yönlendiriyor.ABD’nin Irak ve Suriye’ye demokrasi getirme vaadinin içinin ne kadar boş olduğu,asıl amaçlarının dört ülkedeki Kürtleri birleştirerek bir devlet kurmak olduğu gün gibi aşikar.Ama ne yazık ki biz bu oyunu ilk başta göremedik.Sonra fark ettik ama iş işten geçti.Şu anda Suriye’de Pyd-Ypk unsurundan oluşan yüz bin Ordu ABD ve İsrail tarafından eğitiliyor.
ABD ve İsrail kendi elleriyle Işid terör örgütünü kurdular.Bir hayal aleminde Işid binlerce masum insanı öldürdü.ABD baktı bu iş kendine zarar vermeye başladı binlerce işid militanını kamyonlara bindirerek bilinmeyen bir yerlere götürdü.Binlerce işid militanı bir anda yok oldu.Daha sonra gördük ki Işid pusuya yatmış ABD ve İsrail’den eylemler için talimat bekliyor.Nihayet o talimat geldi ve İran’da 103 kişiyi katlettiler.Buradaki amaç İsrail’in güvenliğini sağlamaktı.Çünkü İran İsrail’e karşı dik duruşuyla dikkatleri üzerine çekiliyordu.ABD güdümüne girmeyen İran asıl tehlikeli bir terör devleti olarak görülüyordu. Bir çok amborgaya rağmen İran’ı diz çöktüremediler.İran’ın kararlı tutumu en başta kukla Suudi Arabistan olmak üzere bir çok İslam ülkesi için tehlike oluşturuyordu. Nihayet Biden İran’a bir uyarı yaptıklarını söyleyerek gerçek niyetini açıkça ortaya koydu.Üst üste iki kere Yemen’de Husilere karşı bombalama yaparak İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamın üzerine kalın bir şal çekmeyi hedefliyorlar.Çünkü İsrail’in güvenliği ABD’den sorulur.
İsrail’in Gazze’de yaptığı katlimadan sonra üçüncü bir dünya harbinin çıkacağı konusunda uzmanlar görüş beyan ediyorlar. Şu an İsrail’e karşı en büyük mücadeleyi İran ve Türkiye veriyor.O zaman ABD bu iki ülkeye karşı taşeron örgütler eliyle eylemler yaptıracak ve büyük bir güvenlik zaafiyeti oluşturacak.Yaklaşık 39 yıldır amaçlarını biz biliyoruz.Burada bu amacın bertaraf edilmesi için alternatifler geliştirmeliyiz.On binlerce kilometreden gelip Irak ve Suriye’de çöreklenen ABD teröre her türlü desteği veriyor.Kürtleri silahlandırıyor,onları eğitiyor, her türlü lojistik desteği veriyor.Geçenlerde bizzat ABD bir İHA’mızı düşürdü.Yani Türkiye’ye göz dağı verdi.Sen belli bir sınıra kadar gidebilirsin,ondan sonrası benden sorulur dedi.Dolayısıyla biz sadece PKK ile savaşmıyoruz aynı zamanda ABD ve İsrail ile savaşıyoruz.PKK sadece taşeron bir örgüt. Esas ABD ve İsrail terör devleti.
Buraya kadar anladık.Düşmanımız belli. Onları biliyoruz.Peki ne yapmak lazım.Bu beladan zarar görmememiz için nasıl bir yol izlemeliyiz.Her şeyden önce bizim İncirlik üssünü ve Nurhak üssünü derhal kapatmalıyız.Özellikle Nurhak’ta yerleştirilen gözlem evi ile İsrail’in güvenliğini sağlayan üssü derhal iptal etmeliyiz.Düşmanla en iyi mücadele onların silahlarını ellerinden aşmaktır.Başka bir yol Suriye rejimi ile derhal görüşmelere başlamak lazım.Esad’ın yaptığı katliamlar yanlış ama bizim Esad ile hasmane bir şekilde olmamız Suriye’de Kürt devleti kurulma sürecini hızlandırıyor.Amasız fakatsız Esad ile el sıkışılmalı,mezhep farklılıklarını bahane ederek bir düşmanlığın önüne geçilmelidir.Aynı zamanda İran ve Irak’la siyasi kültürel ve askeri alanda işbirliği yapılmalıdır.
Terörle mücadele çok uzun solukludur.Bu beladan kurtulmak için sadece askeri mücadele yetmeyecektir.Özellikle siyasi mücadele işin daha önemli bacağıdır.Bunlardan biri eksikse bu işten başarılı çıkmak mümkün değildir.Madem biz NATO ülkesiyiz bize yapılan her saldırı ABD tarafından önlenmelidir.Bunun içinde ABD ile bu konuları ayrıntılı şekilde konuşmalı,teröre desteğinin son bulması için diplomatik girişimler başlatılmalıdır.Cepheyi genişletmek değil olabildiğinde daraltmak terörle mücadele için elzemdir.Bu vesileyle tüm şehitlerimize Cenab-ı Allah ‘tan rahmet diliyorum.Acılı ailelere başsağlığı diliyorum.Bu yılın huzur içinde geçmesini temenni ediyorum.
