YSK seçim takvimini açıkladı ve seçim süreci resmen başladı.Partiler adaylarını yavaş yavaş açıklıyorlar.Son tarih 20 Şubat olarak öngörüldü.Her partide aday adayları heyecanla isminin aday listesinde çıkmasını dört gözle bekliyor.Adaylar açıklandıkça listeye giremeyen aday adayları yeni aday hakkında elinde ne kadar olumsuz bilgi varsa bunu açıklamakta beis görmüyor.Sadece kendi partisinde değil rakip partiler arasında da karalama kampanyaları devam ediyor.Bu seçim her seçim gibi önem arzediyor.Ama bu genel seçim değil mahalli seçim.Burada adayın profili,mesleği,yeteneği çok etkin.Bir seçmen genel seçimde partisinin adayına oy verirken fazla seçici olmuyor.Genel seçimlerde parti aidiyatları önemli.Ama yerel seçimlerde adaylar önem kazanıyor.Onun için partiler adaylarını belirlerken kılı kırk yarıyorlar.Bir aday hakkında yapılan anti propoğanda seçmen üzerinde hemen tesirini gösteriyor.Onun eski sosyal medya paylaşımları rakipleri tarafından didik didik ediliyor.Eline geçen imkanı rakipleri en acımasızca kullanıyor.Bu belaltı vuruşları etik değil.Aday adayları her partide en ince ayrıntısına kadar inceleniyor ve ondan sonra karar veriliyor.Ama yoğunluktan bazen eski paylaşımları tesbit edilemiyor.

      Hangi parti olursa olsun adaylarının önce dürüst olması gerekir.Belediyecilik kolay bir iş değil.Daha doğrusu bir meslek değil.Kimse oraya kadrolu atanmıyor.Belli bir süre için halkın oyu ile seçiliyor ve bir sonraki seçimde şayet tekrar aday olursa halktan güven oyu alıyor.Halk bir başkanda ne arar?Önce dürüst olmasını arar.Çalıştığı süre zarfında emanete hiyanet etmemesini bekler.Belediyenin malını kendi malı gibi korumasını ister.Başka ne ister?Hizmet ister.Temizlik ister,kaymak gibi asfalt ister,iyi bir şehir planı ister.Ülkemiz deprem bölgesi.Verdiği inşaat ruhsatını usülüne uygun olarak denetlemeli belediye başkanları.Hiç bir şekilde töhmet altında kalmamalı.Adam kayırmak,partizanlık gibi onur kırıcı şeylerden uzak olmalı.Belediye başkanı onurlu olmalı.Bir sokağa,bir caddeye çıktığında omuzunun bir tarafı eğri olmamalı. Sebepsiz zenginleşme gibi küçük düşürücü şeylerden uzak olmalı.Halkın yararına olan işlerde yetkisini kullanmalı.Bu bana oy getirir mi,veya oy kaybettirir mi düşüncesinden ari görevini yapmalı.Şayet böyle davranırsa bir sonraki dönemde aranan başkan olur.

      Siyasette ayak oyunları derken geçmişte olan bir olay aklıma geldi.O dönemde şimdi Ak parti Ankara belediye başkan adayı gösterilen Turgut Altınok’la ilgili.Eski belediye başkanı Melih Gökçek,Turgut Altunok’un aday olacağı duyunca onunla ilgili bir kaset sürdü piyasaya ve Turgut Altınok aday olamadı.Bu tip belaltı vuruşlar gerek kendi partisinde gerekse rakip partilerde çok fazla oluyor.Bir adayın kapasitesi,bilgi birikimi,konuya hakimiyeti gibi unsurlar birilerinin eliyle yok ediliyor.Yöresine yapacağı hizmetler bir şekilde engelleniyor.Onun için siyasetçilerin yaşantısına dikkat etmeleri gerekir.Geçmişte rahmetli Deniz Baykal’a aynı işlem uygulandı. Yine MHP’nin mevcut milletvekilleri ve adaylarına seçime kısa bir süre kalana kadar bir kumpas kuruldu FETÖ tarafından.Bu tip örnekleri çoğaltmak mümkün.Yalnız bu siyasetin zeminini dibe çekiyor.Mertçe bir yarış yerine namertçe bir yarışa eviriyor.

      Evet partilerin adayları tek tek açıklanıyor. Açıklandıkça eski defterler tek tek açılıyor. Bazı adayların boy boy FETÖ ile fotoğrafları çıkıyor arşivden.Veya yıllar önceden yaptığı paylaşımlar.Su uyur düşman uyumaz.Rakip adaylarda açık arar ama bilmez ki bazen bu açığı yakalarken kendi itibarını düşürür.İnsan oğlu hata yapar.Mutlaka hepimizin az çok hatası vardır.Bu sadece siyasilerle sınırlı değil. Gazetecisi,memuru,esnafı,çiftçisi hemen hemen toplumun her kesiminde iyilerde var kötülerde.Ama siyasiler sürekli göz önünde olduğu için ve işin içinde menfaat olduğu için bunların deşifre edilmesi çok daha kolay oluyor.Siyasetin ne yazık ki doğasında bu var. Ama öyle görülüyor ki dünyada bizim kadar bu işlere kafa yoran başka bir ülke yok.

       Etik olmayan ilkelerle ülke yönetilmez. Şayet bir ili,bir ilçeyi,bir beldeyi yönetmek arzusunda olan biri varsa öncelikle onun dürüstlüğüne bakmak lazım.Onun hatası o makama uygun değilse onu aday yapan partinin sorumluluğunda görmek lazım.Ama geçmişinde devletin malını koruyamayan,onu kendi şahsi menfaatleri için kullanan biriyse baştan onun önünü kesmek lazım.Kişinin özel hayatında bir kere yaptığı bir yanlışı ömür boyu onun karşısına çıkarmak uygun bir düşünce biçimi olamaz.Şimdilik adaylar yeni yeni açıklanıyor.Bakacağız daha hangi adayın kirli çamaşırları ortaya dökülecek.Sorun sadece o adayla ilgili olsa neyse.Onun ailesi, çocukları,akrabaları da bundan zarar görüyor. Siyaset mertçe yapılmalı.Adaylar hizmet ve projeleriyle değerlendirilmeli.Yoksa o aday kazansa bile hiç bir varlık gösteremez.