Lozan Antlaşması ile ulusal bağımsızlığımızı kazandık. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından 9/Eylül/1923’te Büyük Millet Meclisinde yaşanan tartışmalardan sonra CUMHURİYET HALK Fırkası kuruldu.1931’de altı ilke belirlendi ve 1937 yılında anayasaya girdi.
“Biliyoruz,” demeyin sakın, Altı Ok’u yazacağım;
Devletçilik
Halkçılık
Cumhuriyetçilik
Milliyetçilik
Devrimcilik
Laiklik
%100’e yakın oranda olmak üzere “Biz bunların anlamlarını biliyoruz,” diyoruz değil mi? Ben aynı fikirde değilim!
“Bilmek,” uygulamak içindir değil mi? Uygulanmıyorsa eğer ya da “Biz yedinci oku ekledik. O da demokrasi” diyorsak eğer çok büyük sıkıntılar var demektir.
“Demokrasi” zaten Cumhuriyetçilik kavramı içinde bulunmaktadır. Ancak birileri tarafından uzatılan ya da kısaltılan lastik örneği gibi ve kulağa hoş gelen biçimde seslendirilmektedir. Atatürk’ün Altı Ok’u ise yol göstericidir, işarettir, pusuladır ve “muasır medeniyetler seviyesine ulaşmanın” taşlarıdır.
Cumhuriyet Halk Partisinin yakın tarihine baktığımızda, “Altı Ok” programı;
Ya, babaannemizin duvardaki tozlu çerçeveli fotoğrafıdır. (Deniz Baykal)
Ya, “1935’lerin CHP’si değiliz” haline getirilmiştir. (Kemal Kılıçdaroğlu)
Ya da emperyalistlerin Böl-Yönet politikalarına alet olmuştur. (Kendimizi terkedilmiş hissediyoruz,” Özgür Özel)
Cumhuriyet Gazetesi yazarlarından Zülal Kalkandelen’in açıklıkla ifade ettiği gibi “Şimdi CHP’ye vurma zamanı değildir,” diyerek hasır altı edilen sorunlar, hatalar üst üste öylesine birikmiştir ki çözmek olanaksız hale gelmiştir…
“Atatürk’ün kurduğu partiyiz,” diyerek kurtuluş olmuyor demek ki…
Tam bağımsızlık, yurtta sulh dünyada sulh ilkesinin ve Atatürk’ün Anayasaya koydurduğu Altı Ok’u yaşam biçimi haline getirememişseniz kuru kuruya “Biz Atatürk’ün kurduğu partiyiz,” demenin hiçbir anlamı da yoktur önemi de…
Kendimiz de kandırmayalım halkı da kandırmaya çalışmayalım
Bakalım 1937’ye ve dönüp en içten biçimde bakalım günümüze. CHP hangi dönemde Atatürk’ün kurduğu partidir? İlkeleri, programı, uygulamaları ile?
Başkalarının yaptığı usulsüzlükleri örnekleyerek değil de yaptıklarımızın kamuculuk anlayışıyla olup olmadığıyla yarışalım!
Araştıralım, gözlemleyelim, karşılaştıralım, çıkarımlarımızı paylaşalım…
Peynir gemisini lafla değil, motorla yürütmeye çalışalım…gerçekçi olalım…” Atatürk’ün kurduğu partiyiz,” söylemini HAK EDELİM!