Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel bir açıklama yaptı;

“İsrail’in saldırısını kınıyorum-z. İran’ın karşılık vermesini ise endişeyle karşılıyorum…”

Şimdi;

Sadece kınamakla ve hatta şiddetli kınamakla sonuç da alınmıyor, çözüm de olmuyor.

Cümlenin ikinci bölümüne geçmeden milletimizin bu konudaki vurgusunun yeri geldi diye düşünüyorum; “Sol yanağıma vurunca sağ yanağımı mı çevireyim yani?” diyen sitem tam da oturuyor bu söyleme.

1) Atlantik ötesinin Büyük Ortadoğu Projesini duymayan kalmadı. Türkiye, Irak, İran, Suriye ülkelerinden alınacak parçalarla oluşturulması planlanan “Özgür Kürdistan” örtülü İkinci İsrail gerçeği…

2) Pentagon belgelerinde önceki gün açıklanan plana göre bugün İsrail-İran savaşı, birkaç yıl sonraki- İsrail Türkiye savaşının provaları oluyormuş!

3) İsrail’in gözleri olan, Kürecik üssü ve ABD askerinin egemenliğinde olan Adana-İncirlik üssü, İsrail’e çalışmaya devam etmekteler.

4) Suriye’nin kuzeyindeki PYD yapılanması ise PKK yapılanması ile Türkiye’de bütünleşmeyi planlattırmış ve hatta açıklamış durumda…

Bütün bu gerçeklikler doğrultusunda;

Önce iç cepheyi buluşturmalı ve bütünleştirmeli.

Türk Silahlı Kuvvetlerimiz (Hava, kara, deniz) jandarma, polis, savunma, taarruz anlamlarında her türlü kontrollerini ve hazırlıklarını yapmalıdır.

Ne bilgisayar oyunudur bunlar ne de havucu uzatıp aba altından sopa gösteren emperyalist güçlerin gerçek niyetlerini örten hayallerdir!

Önce düşmanı belirleyelim.

1639 yılından beridir (Kasr-ı Şirin Antlaşması) İran ile dostluğumuz sürüyor.

Peki Amerika ile?

Lozan Antlaşmamızı bile imzalamayan, kırk yıldır kırk bin vatandaşımızın ölümüne neden olan, ülkemizin mülteci kampına dönmesine adeta yol açan, terör örgütü için “Kara gücüm” nitelemesi yapan, Yunanistan’da ülkemize yönelik üsler kuran, Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile Mavi Vatanımıza her türlü işgalleri yapan ABD, birinci dereceden düşmanımızdır.

Ülkelerine göçmen alınmasını istemeyen, para karşılığında ülkemizi göçmen yuvası yapmaya çalışan, terör örgütü elebaşlarını koruyan, kollayan, ağırlayan Almanya, İngiltere, Fransa düşman saflarındaki yerlerinde duruyorlar.

Şu hâlde, içte birbirimize karşı gardımızı alacağımıza ya da yeni düşmanlar yaratacağımıza, dostu-düşmanı doğru tespit edip özellikle iç cepheyi sağlam tutmamız gerekmektedir.

İsrail ülkemizi parçalamaya yeminli bir maşadır. Bir avuç nüfusu ve bir avuçluk toprağı ile güçsüz iken AB-D destekleriyle azgın bir kudurgandır.

Dostu ve düşmanı doğru tespit edelim ki, gücümüz çoğalsın. Enerjimiz biriksin. Ülke ve millet sevdamız dünya tarafından görülsün ve gerektiği zaman gerekeni yapabilelim…